CHP Gençlik Kolları “Hedefler Beyannamesi” yayınladı

27 Ağustos 2014 15:48

5-6 Eylül 2014'de yapılacak olan CHP Olağanüstü Kurultayına ilişkin 23-24 Ağustos 2014 tarihlerinde Nevşehir'in Gülşehir ilçesinde toplanan CHP Gençlik Kolları MYK üyeleri ile 77 İlin Gençlik Kolları İl Başkanları, 26 Maddeden oluşan "Hedefler Beyannamesi" yayınladı.

Nevşehir’in Gülşehir ilçesinde toplanan CHP Gençlik Kolları MYK üyeleri ile 77 ilin Gençlik Kolları Başkanları, 26 maddeden oluşan ‘Hedefler Beyannamesi’ hazırladı.

CHP’de Kurultay öncesinde, 23 ve 24 Ağustos tarihlerinde Nevşehir'de yapılan CHP Gençlik Kolları İl Başkanları Toplantısından çıkan sonuç bildirgesi şöyle:

CHP GENÇLİK KOLLARI'NIN HEDEFLER BEYANNAMESİ

“Partimiz bu yeni dönemde toplumun dinamiklerini iyi okumalı, halk hareketlerinin

siyasi önderliğini yapabilecek ortak bir hayali ortaya koymalıdır.

Sınıfsal içeriği emek hareketlerine yatkın olan Cumhuriyetçi anlayışı topluma anlatmalı ve 2015 genel seçimlerindeki iktidara bu yoldan ulaşılmalıdır.

Temel hak ve özgürlükler geliştirilerek özgürlükçü bir Anayasa çalışması başlatılmalıdır. Siyasi Partiler Yasası düzenlenerek sembolik bir seçim barajı getirilecek çalışmalar ön plana çıkmalıdır.

Bu yolla ezilen tüm kimlik ve sınıfların temsilcileri Meclis'e taşınarak eşit temsil hakkı sağlanmalıdır. Yine ezilen tüm kimliklerin üzerindeki kısıtlamaları kaldırmak temel hak ve özgürlüklerin bir gereğidir.

Hangi din, mezhep, dil ve etnik kökenden olursa olsun tüm yurttaşların sadece anayasa üzerinde 'eşit haklara' sahip insanlar olarak değil toplum içinde de bu güvence ve huzur içinde yaşamaları sağlanmalıdır. Partimiz bunun öncülüğüne daha kararlı bir politikayla devam etmelidir.

Barış süreci ne Kürt Hareketi olarak kendisini tanımlayan siyasi yapıların tekelindedir, ne de gerici AKP faşizminin.

Feodalizmden beslenen ve gerici unsurları içinde barındıran bu hareketler Kürt halkının yıllardır süren mücadelesini etnisite ve din kavramları arasına sıkıştırmış, Kürt halkı üzerinden kendilerine siyasi rant sağlama derdine düşmüşlerdir.

Kürt sorunu ne feodal gericilikle ne de sınıflar arası barışla çözülebilir. Kürt sorunu, sınıfsal mücadelenin geliştirilmesi ve kültürel farklılıkların korunması ve geliştirilmesiyle çözülebilir.

Türkiye’nin dış dünyada onurunu zedeleyen tutumlara karşı keskin ve net bir anlayışla aynı kararlılıkla cevap verilmeli ve milli mücadeledeki ruh yeniden canlandırılmalıdır.

Türkiye’nin üye olduğu kuruluşlarla olan ilişkisi yurttaşının onurunu koruyacak bir tutumda yürütecek politikalar devam etmelidir.

Türkiye gerici krallıklar ve emperyal güçlerle ittifak yerine mazlum halkların yanında olmalı ve bu halklara saldıran 21. yy.'dan nasiplenmemiş; insanlık yoksunu çetelere verdiği desteğini geri çekmelidir. Bu noktada partimizin izlediği politika daha ön plana çıkmalıdır.

Kürecik üssü kapatılmalı ülkemizin NATO üyeliği tartışmaya açılmalıdır. Dış politikada ülke menfaatleri gözetilerek bu politikaları ikame edecek politikalar geliştirilmelidir.

Filistin mücadelesi sol bir mücadele olarak doğmuş ve Türkiye toplumunda destek bulmuştur. Ancak Amerika'nın bölgede uyguladığı Siyasal İslam Politikaları Filistin iç barışını tehdit etmiş, Filistin halkını ikiye bölmüştür.

Aynı siyasal İslam bugün Ortadoğu coğrafyasını kana bulamaktadır. Bu görüş ve düşünceler doğrultusunda daha net kavramlar ortaya konulmalıdır.

'Bütün ümidim gençliktedir.' diyen Mustafa Kemal Atatürk'ün 'Yurtta sulh cihanda sulh.' söylemini tam anlamıyla hayata geçirecek politikalar uygulanmalıdır.

Nüfusun yarısının 30 yaş altı gençlerin oluşturduğu Türkiye'de gençler özgürce örgütlenebilmeli ve karar alma süreçlerine doğrudan katılabilecek politikalar geliştirilmelidir.

Gençlerin kapasitesini geliştirecek programlar desteklenmeli, genç kadın ve engelli gençlerin ihtiyaçları dikkate alınarak Türkiye'de eğitimden sağlığa, spordan sanata, 'Bütüncül Gençlik Politika' önerisi oluşturulmalıdır.

Tüzüğümüzde yer alan 'Gençlik Kotası' ibaresi önümüzdeki dönem yapılacak tüzük çalışmasında 'Gençlik Kolları kotası' olarak değiştirilmelidir. Gençlik örgütümüzdeki örgüt emekçisi arkadaşlarımız desteklenmelidir.

Türkiye'deki gençlik örgütlenmelerinin önündeki en büyük engel ne yazık ki Siyasi Partiler Yasasıdır. Siyasi partiler yasasının değişmesi gerekliği üst kurullarımız tarafından öncelikle bu noktadan doğru eleştirilmelidir.

Parti içi işleyiş mekanizmalarımızda ön seçim yöntemi partimizin tüm adaylıklarında başat yöntem olmalıdır. Partimizin tüm yönetim kademeleri Türkiye'nin yaş ortalamasına çekilmelidir.”

Bu haber 795 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...