Saadet Partisi’nden “Seçime Hazırlık Hamlesi”

16 Eylül 2014 13:22

Saadet Partisi Isparta il Teşkilatının aylık mutad olarak gerçekleştirdiği İl Divan toplantısı GİK (Genel İdare Kurulu) üyesi Lütfi Yalman, Isparta İl Sorumlusu Hasan Güldal, Isparta İl Başkanı Cevat Gençay, İlçe Başkanları, üyeler ve Merkez İlçe Başkanı Mustafa Akbulut, İl ve Merkez İlçe Teşkilatına bağlı hanım kolları, gençlik kolları ile birlikte üyelerin katılımlarıyla hafta sonu gerçekleştirildi.

Toplantı öncesi İl Başkanı Cevat Gençay, GİK üyesi Lütfi Yalman ve İl sorumlusu Hasan Güldal basın toplantısı yaparak “Eylül ayında yapılacak olan İl Divan Toplantısının” ana temasına ait ip uçları paylaşıldı.

Gündüz yapılan basın toplantısında ilk sözü Saadet Partisi Isparta İl Başkanı Cevat Gençay alarak “Değerli GİK üyem, değerli il sorumlum, değerli kardeşlerim, yapmış olduğumuz basın toplantısına hepiniz hoş geldiniz. Saadet Partisi Genel Merkezi olarak 12, 13, 14 Eylül 2014 tarihlerinde bütün Türkiye çapında “Çelikleşme Hareketi” adı altında teşkilatın iç yapısı ile ilgili toplantılar yapma kararı alındı. Bu toplantılarda da Isparta’mızda görevlendirilen GİK üyemiz Lütfi Yalman bey görevlendirildi. Bugün burada basın toplantısını yaptıktan sonra akşam da ilçe teşkilatlarımızla beraber, kadın kollarımızla beraber gençlik kollarımızla beraber il divan toplantımızı yapacağız.

Isparta’da Saadet Partisi teşkilatlarını yeniden gözden geçireceğiz ve inşallah sonbaharın gelmesiyle de burada il divan toplantımızı yaptıktan sonra da bütün ilçelerimiz kadın kollarımız gençlik kollarımız fiili olarak Isparta’nın her yerinde çalışmalara yeniden teşkilatlı bir şekilde çalışmaya başlayacaktır. İnşallah bu kararın Isparta’mız için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Lütfi Beye de Ispartalılar adına hoş geldiniz diyorum ve mikrofonu Lütfi Beye bırakıyorum” diyerek sözlerini tamamladı.

GİK üyesi Lütfi Yalman ise; “değerli kardeşlerim, Türkiye’de Siyasi partiler içerisinde Milli Görüş Harekatının Tek Temsilcisi olan Saadet Partisi hepinizin ve hepimizin bildiği gibi sadece seçim zamanlarında halkın arasına giren seçim zamanlarında çalışmalar yapan bir siyasi harekat ve bir siyasi parti değildir. Çünkü sıradan bir parti değiliz her şey den önce. Bizim ülke ile ilgili, memleketimiz ile ilgili milletimiz ile ilgili, Alemi İslam ve insanlıkla ilgili hedeflerimiz gayemiz ve ulvi bir davamız var. Bu yüzden sadece yalın bir parti çalışması yapmadığımızdan dolayı zaman zaman il çalışmaları, ilçe çalışmaları teşkilat çalışmaları yapıyoruz. Biraz önce il başkanımızın da ifade ettiği gibi, 81 vilayetimizde bu hafta itibariyle EYLÜL AYI sonuna kadar bitirilecek tarzda bir programlama yaptık. 12 13 14 ünde 81 vilayetten 3 te biri oranında bir çalışma yapıyoruz. Biz dün Burdur’da idik. Bugün Isparta’da yarın ise Antalya’da çalışmalarımıza devam edeceğiz. Önümüzde ki haftada bir başka üç ilimizde olacağız. Böylelikle 81 vilayetimizde eylül ayı sonuna kadar teşkilatlar ile ilgili çalışmalarımız tamamlamış olacağız. Hem de teşkilatlarımız bu çalışmaların neticesinde önümüzdeki seçimlerde hazırlığı olacak hem de vatandaşlarımızın düşüncelerini görüşlerini, yaklaşımlarını, hedeflemiş durumdayız. Dolayısıyla Saadet Partisinin diğer partilerden farkı bu oluyor sadece seçim zamanlarında değil bizim partimiz bizim hareketimiz zaman zaman bu çalışmaları yapıyor.

GÜNDEM DEĞİŞTİRİLEN TEK ÜLKE

İkinci mesele var ki; Türkiye’de sık sık gündemlerin değiştiğini hepimiz biliyoruz. Yani bir bakıyorsunuz Ekonomik konular ile ilgili bir gündem ortaya çıkıyor, bir bakıyorsunuz dış politika ilgili bir gündem önümüze geliveriyor, bir bakıyorsunuz toplumu ilgilendiren iş kazaları, ahlaki buhran ve aklaki çöküntü ile ilgili bir konu önümüze geliveriyor. Dolayısıyla tahmin ediyorum dünya devletleri içerisinde Türkiye kadar güncel konuların sürekli gündemi değiştiği doğru bir ifade ile değiştirildiği bir ülke yoktur. Bununla ilgili görüşlerimizi de hem basın mensuplarımızla hem il teşkilatlarımızla bilgilendirmek mahiyetinde hem de halkımızda mümkün mertebe paylaşmaya çalışıyoruz.

TOPLUM ÖNCELİKLE EĞİTİM ALMIŞ İNSANLAR TARAFINDAN BOZULMASI!

Tabi Türkiye’de bir IŞID olayı var şu anda, bir çözüm süreci olayı var şu anda, bir toplumda hakikaten ahlaki dejenerasyon var, yani özellikle şehirlerimizde bilhassa ahlaki dejenerasyonun girmediği sokak kalmamıştır. Her sokakta neredeyse evler kiralanmış, fuhuş kartvizitleri dağıtılıyor ve bunu da en fazla bizi üzen tarafı şu ki “Toplumun bunu kanıksar hale gelmiş” olmasıdır. Sana ne bana ne yaklaşımı önce sokağına geliyor, sonra komşuna geliyor, sonra akrabana geliyor, sonra da evine bulaşıyor bu ahlaksızlık çöküntü dejenerasyon ondan sonra da toplumun çöktüğünü görüyoruz. Biz bunları mümkün mertebe anlatmaya çalışıyoruz toplumumuza teşkilatlarımıza. Çözümün ne olduğu ile ilgili elbette görüşlerimizi de ifade ediyoruz. Bir an önce Ahlaki ve Manevi tedbirlerin alınması lazımdır. Toplumun eğitim politikası ile ilgilide dikkat çekilmesi lazım neden? Çünkü eğitim sistemimizde de bir yanlışlık var ki TOPLUM ÖNCELİKLE EĞİTİM ALMIŞ İNSANLAR tarafından bozuluyor! Çok yazık! Okullarda başlıyor biliyorsunuz. Yani TUİK’in raporlarına da baktığınız zaman devletin kaynaklarına da baktığınız zaman uyuşturucu, alkol sigara ve buna benzer kötü alışkanlıklar, ortaokullara kadar inmiş durumda, ilkokullara kadar inmiş durumda. Bununla ilgili önüne geçilemiyen tusunami gibi bir ahlaki çöküntü  toplumun her katmanından gençliğe ve çocuklara kadar ailelere kadar maalesef yayılıyor. Dolayısıyla burda en büyük yıkıntı ve üzüntü bizim milletimiz açısından toplumun bu tür yanlışları kanıksar hale gelmiş olmasıdır.

DIŞ POLİTİKADA TÜRKİYE

Diğer taraftan dış politika ile ilgili dost bir tek ülke yok çevremizde. Mısır’da gerginiz, büyük elçiler gönderildi, Suriye zaten malum, ahvalimiz durumumuz Irak aynı şekilde, sıkıntılarımız var. Diğerlerini saymaya lüzum yok zaten Ermenistan, Rusya, Romanya, Yunanistan hepimizin malumu. Komşularımızın arasında devlet olarak Türkiye Tanımaya! başladığı için üzüntü ile ifade edelim ki, tek dost! Barzani kaldı.

Dün terör örgütünün lideri olarak baktığımız, aşiret reisi diye baktığımız, en büyük devlet adamı haline geldi.! Türkiye Cumhuriyeti’nin muhatabı olarak. En fazla ticareti onunla yapar hale geldik. En fazla Barzaniyi ayakta tutan Türkiye Cumhuriyeti haline geldi. Tabiki o bölgedeki Kürt yönetimi de kürt yönetiminde bizim başımızın en büyük ağrısı olan terör örgütünü besliyor destekliyor. Yani ne yaman bir çelişkinin içerisindeyiz değil mi? Dolayısıyla DIŞ POLİTİKA’DA ciddi bir itibar kaybı var, özellikle basın mensuplarımızın bu kelimeleri mutlaka kullanması değerlendirmesi gerektiği kanaatindeyim.

Bir devletin dış dünyadaki bir başka devlete bakış açısı üç önem arz eder. DEVLETİN İTİBARI, BİR DEVLETİN DİĞER DEVLETLER NEZDİNDE GÜVENİRLİLİĞİ, bir üçüncüsü de BİR DEVLETİN DİĞER DEVLETLER NEZDİNDEKİ CAYDIRICILIĞI! TÜRKİYE BU ÜÇ ALANDA DA KAYBETMİŞTİR.! Geliyor bir basit örgüt, şu hamakata bakın ki, Türkiye’nin zamanında desteklediği bir örgüt, benim 49 50 tane benim konsolosluk yetkilisini alıyor, elinde tutuyor ve Türkiye ACİZ DURUMDA! Bir devlet senin uçağını düşürüyor, devlet aciz durumda, bir CAYDIRICILIĞI YOK! Almanya başbakanı Merkel diyor ki “Türkiye’nin bizim için önemi yok” diyor ama biz gidiyoruz Almanya’ya yalvarıyoruz adeta! Şu anda Almanya ile işbirliği yapıyoruz. IŞID’i devre dışı bırakalım. Nasıl bırakacağız? “BARZANİYE SİLAH VERECEĞİZ! PKK’YA SİLAH VERECEĞİZ! Onların silahlanmış olacak! Bu kadar acizlik olur mu! TÜRKİYE BU KADAR ACİZ BİR ÜLKE KONUMUNDA ŞU ANDA! AMERİKA AVRUPA GELİYOR DİYOR Kİ; PEŞMERGELERE SİLAH VERECEĞİZ, PKK’YIDA SİLAHLANDIRACAĞIZ. IŞID’İ İLE SAVAŞSIN BİZ SADECE BOMBALAYACAĞIZ.! TÜRKİYEDE GİRSİN BU SAVAŞA DİYOR! Kara harekatına diyor, zorluyor sizin anlayacağınız!..

DİNLENİLEN ÜLKE TÜRKİYE!

Türkiye’de diyor biz girersek onların elinde 49 tane konsolosluk elçimiz var, biz başka türlü girelim diyor. Türkiye ACİZLİK İÇERİSİNDEDİR. Türkiye bu hale düşürülmüştür. Bunun acısını ilerde çok çekecektir. Dost bir tek komşu kalmamıştır. Müslümanı Müslümana vurduruyorlar ve biz Müslümanlar düşmanların yanında yer alıyoruz! Dostun değilim ben senin diyor! İlan etti dünyaya Merkel. Seni dinliyorum diyor. Amerika dinliyor, İngiltere dinliyor, fransa dinliyor dinledikleri ortaya çıktı. Biz hala bunlar ile iş birliği yapıyoruz. Böyle bir anlayış olamaz. Böyle bir dış politika anlayışı olamaz. Demek ki caydırıcılığımız yok güvenirliliğimizde yok artık. İtibarımız kalmadı muhterem kardeşlerim. Yeni hükümet yeni başbakan hükümet proğramını bu konularda yeniden gözden geçirmesi lazım.  Bizim dış politikamızı yeniden gözden geçirmesi lazım.

ÇÖZÜM SÜRECİNİN ÇÖZÜMSÜZLÜĞÜ

Gelelim çözüm süreci konusuna Güneydoğuda kaymakamlık teşkilatını oluşturmuş durumda PKK! EMNİYET TEŞKİLATINI OLUŞTURMUŞ DURUMDA! Kontrolleri onlar yapıyor. Bakmayın siz basına yazdırtmadıklarına! İki kişi arazi anlaşmazlığına girmişler Van’da arkadaşlar dinlediler toplantıda. Arazi anlaşmazlığına giren iki kişiden biri hakem heyetine müracat edelim demiş, girerler sorarlar siz kimsiniz demişler ki biz KCK nin mahkemesiyiz. Arazi anlaşmazlığınızı çözeceğiz. Bunun üzerine ben sizi tanımıyorum demiş adam. Kalkmış gitmiş ve ertesi günü evinin önünde öldürüyorlar. Bu KCK mahkemesinin kimlerden teşekkül ettiğini biliyor bu devlet. Kimin öldürdüğünü de biliyor ama müdahale etmiyor! Niye? Çözüm Süreci bozulur diyor! Oğluna varıyor KCK mahkemesi hemen vekaletini vereceksin araziyi bu aileye geri vereceksin diyor ne yapayım vekaleti verdim babamı öldürdüler benide öldürürler diyor!

Güney doğuda yapı bu!!! Bizim il Müfettişimizin yeğeni kaçırıldı. Valiye gidiyor il müfettişimiz bak 250 bin tl istiyorlar yeğenime karşılık benimle buluşacaklar lütfen baskın yapın bunları yakalayın diyor, YOOO DİYOR VALİ BİZ BUNU YAPAMAYIZ ÇÖZÜM SÜRECİ VAR diyor! Peki diyor il müfettişimiz bana müsaade edin ben yeğenimi kurtarırım diyor ama siz karışmayın diyor. Hatta diyor o bölgedeki belediye başkan adayını alırım siz yeğenimi getirin başkanınızı götürün diyor, siz karışmayın ben yeğenimi kurtarırım diyor. Vali diyor eğer böyle bir şey yaparsan askerimle polisimle senin üzerine yürürüm diyor. NİYE? ÇÖZÜM SÜRECİ!!! Yapı bu muhterem kardeşlerim. Bu nasıl bir çözüm? İşte biz Türkiye’de kanın akmasını durmasını isteyen insanlar olarak elbette ki şehit gelmesin diyen insanlar olarak böyle bir yanlışlığı da kabullenmemiz mümkün değil. Diyarbakır’da  teğmen izne gelecek kimden izin alıyor biliyor musunuz? KCK den izin alıyor. TÜRKİYE BU HALE GETİRİLMİŞTİR.! TÜRKİYENİN DEVLET DIŞINDA KAYBOLMUŞ OLAN İTİBARI DEVLET İÇİNDE DE KAYBOLMUŞTUR. Bunun elbette kan akmadan çözüm yolları bulunmalı” diye konuştu.

İL DİVAN TOPLANTISI

Akşam saat 20’de sinevizyon gösterisiyle başlayan il divan toplantısı katılımcılara geçmişe doğru ve günümüzle ilgili Milli Görüş Lideri Prof. Dr. Necmettin Erbakan’ın ve Genel başkan Prof.Dr. Mustafa Kamalak ile ilgili sinevizyon gösterimi sunuldu.

Sinevizyon gösterisinden sonra katılımcıların yoklaması yapılarak ilk sözü İl Başkanı Cevat Gençay aldı.

Kürsüye gelen Saadet Partisi Isparta İl Başkanı Cevat Gençay çalışmalarımızın hususundan Hayat Düsturumuz olan Kur’andan kıssalardan örnek vererek günümüzdeki siyasetimizin neden yapıldığı hususunu örnekler ile gözler önüne serdi. Saadet Partisi ve diğer partiler arasındaki farkın İnancımızın ve Kültürümüzün hakim olması için çalışmalarımızın boyutunu Araf suresinin 163, 164,165, 166 ncı ayetleri ile sözlerini taçlandırırken bir toplumdaki Allah’ın koymuş olduğu kurallara isyan eden gruplar ile bu isyana karşı uyarıda bulunan guruplar ve ortalığı karıştırmayın diyen nemalazımcılar

Her şeyi Allah yarattı, her kuralı Allah koyar bizde itaat ederiz. (MÜSLÜMANLAR)

Her şeyi Allah yarattı, fakat kuralları biz koyarız dünyayı biz idare ederiz.(isyankarlar)

Her şeyi Allah yarattı, lakin kim ne ederse etsinler karışmayız diyenler (nemelazımcılar)

Daha sonra vermiş olduğu ikinci örneğinden bir kralın bir demirciye gelerek sabaha kadar 1000 çivi yapmasını istemesi ve bunun demircinin tarafından yetiştirilemiyeceğini anlayan çocuklarının ağlamaya başlaması daha sonra demirci ustasının çivileri yapmaya başlaması karşısında bir yanda da “Sabahın Sahibi var” sözünü tekrar ederek çalışması bunun akabinde sabaha karşı kralın veziri gelerek yapmış olduğu çivilerin o sabah ölmüş olan kralın taputuna çakılması için çivileri istemesi karşısında Her şeyi Yaratan Allah’ın kurallarına riayet edilerek her sabaha çıkılabileceğinin işaretini katılımcılar ile paylaştı.

Daha sonra ikinci konuşmacı olarak kürsüye gelen İl Sorumlusu Hasan Güldal teşkilatın yapısında var olan eksikliklerin giderilmesi ve bu hususta geçmişte yaşanmış olan sıkıntıların güncellenerek bir an önce Haziran 2015 teki seçimlere teşkilatlı bir şekilde gidilmesi hususunda yol haritasının bir an önce belirlenmesini katılımcılar ile paylaştı.

GİK üyesi Lütfi Yalman ise günümüzde teşkilat içi yapılanmanın ve seçime kadar eksikliklerin giderilmesi hususunda var olan tüm gayretlerimizi ortaya koyarak hem diğer partiler ile aramızdaki farkın hem de geçmişte olan iç ve dış olayların günümüze aksedişini neden çalışmamız gerektiğinin üzerini çizdi.

Toplantı sonunda ise İl Yönetiminde görevli Ahmet Ceyhan Çetin’in Kur’an-ı Kerim kerim tilavetiyle toplantıya son verildi.

 

Bu haber 847 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...