“SDÜ paylaşılan bir üniversite olmaktan kurtarılmalı”

16 Nisan 2015 15:03

Rektör Adayı Avcı, üniversitenin başına ne geldiyse bu ekip mantığından geldiğini ileri sürdü. Üniversite yeni yönetiminin aidiyet duygusunu tekrar tesis etmesi gerektiğini altını çizerek söyleyen Avcı, “Benim ekibim yok, bir grubum yok. İnsan odaklı anlayışı taşıyan arkadaşlarımızla beraber SDÜ’de herkesle beraber çalışacağız” dedi.

Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Rektör Adayı Prof. Dr. Nazmi Avcı, dün basın mensuplarıyla bir araya gelerek rektörlük seçim sürecini değerlendirdi. “Çok çetrefilli bir rektörlük seçimi yaşamaktayız” diyen Avcı, önceki açıklamasında söylediği kumpas, endişe ve korku başlıklarını tekrar gündeme getirdi. Hiçbir rektör adayının elbette art niyetli bir çalışma yapacağını kabul etmediğini ifade eden Avcı, “Ama maalesef bu seçim; Üniversitemizin içinde aslında sorgulanması gereken alanlarda göstermiştir. SDÜ’nin kendi içerisinde ciddi anlamda akademik boyutta yaşadığı sorunları da adaylık çalışma sürecinde gördük. Özellikle isteksizlik göze çarptığını söyleyebiliriz. Yarın korkusu, gelecek korkusu artık akademik çalışma yapanların da hayatında önemli bir baskı haline gelmiştir” dedi.

“ZULME UĞRAYAN ARKADAŞLARIMIZ VAR”

Bugün üniversitede zulme uğrayan arkadaşlarının bulunduğunu ileri süren Avcı, “Ciddi anlamda baskıdan öteye zulüm. Bakıyorsunuz kadın akademisyenlerimiz uzak bırakılmış üniversitemizde. Yok sayılmış bir halde. Öğrenci sayılarımızda kız öğrenci fazlalıkta ama rektörlük bazında, yönetimde bir tane öğrencilerimizi anlayacak hem de kadın akademisyenlerimizi anlayacak kadın akademisyenlerimize yer verilmemiş. Ben rektör adayı olarak iki yerde bu konu ile çok üzüldüm, ağladım diyebilirim. Artık ben bu ekip, grup ifadelerinden nefret ediyorum. SDÜ’nün başına ne geldiyse bu ekip mantığından geldiğini görüyorsunuz. Artık biz SDÜ’de sahip olduğu zenginlikler ile bir arada hedefe kilitlenmek zorundayız” diye konuştu.

“EĞİTİM ÖĞRETİM KALİTESİNİ KAYBEDİYORUZ”

Öte yandan eğitim-öğretim kalitesinin her geçen kaybolduğuna dikkat çeken Avcı, şöyle devam etti; “Öğrenci alanımız yüzdelik dilimlerimiz gittikçe yukarılara doğru açılmakta. Nitelik bizim için süreklilik anlamındadır. Tercih edilebilirlik artık ilk 5’te ağırlık olarak yer alan üniversite değilsek bununda gerçek anlamda sorgulanması gerekmektedir. Üniversite bir bütündür. Üniversite yeni yönetimi aidiyet duygusuna tekrar tesis etmesi gerekmektedir. Her elemanın, her çalışanın aidiyeti kazandırılması gerekmektedir.

”REKTÖRLÜK KURUMSAL BİR YAPIYI YÖNETEN GÖREVLİ

DEĞİL BAŞLI BAŞINA BİR FEDAKARLIK OLMALI”

Şunun altını çizmek isterim ki SDÜ bir tane Onkoloji uzmanımız var. Oda seçimden sonra gitmeyi planlıyor. Bu bölge Batı Akdeniz Bölgesi kanser vakalarının çok yaşandığı bir şehir. Her giden değerli doktorumuz bizim için bir kayıptır. Kendisinin dediği SDÜ’ne Onkoloji Enstitüsünün kazandırılması için elinden geleni yaparım Ispartada kalmak isterim. Benim hayalimde budur. Üniversitemizin vitrini olacaktır. Çünkü acilen ihtiyaç vardır. Bunları atlayamayız. Bir diğer konu Çocuk Kardiyoloğu yok bizde. Rektörlük SDÜ’nün kurumsal yapısını yöneten bir görevli olmamalı. Rektörlük aynı zamanda bu şehri bu çerçevenin toplumun kendi ihtiyaçlarını öne çıkartan onlarla yatıp onlar için bir şey yapabilirmiyim diye düşünen başlı başına bir fedakarlıktır rektörlük. Benim ekibim yok, bir grubum yok bunu altını çizerek söylüyorum. İnsan odaklı anlayışı taşıyan arkadaşlarımızla beraber Süleyman Demirel Üniversitesinde herkesle beraber çalışacağız.”

 

Bu haber 758 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...