“Sözde Kürt - Türk çatışması algısı üretmeye gayret ediyorlar”

10 Eylül 2015 18:53

Ak Parti Isparta İl Başkanı Osman  Zabun, "Bu Ülkenin huzuruna kastetmek isteyenlere karşı, meşru tepkimizi ortaya koymakta haklıyız, ancak bu tepkimizi provake etmek isteyenlere de asla müsaade etmemeliyiz" dedi 

AK Parti il Başkanlığı'nda 12 Eylül'de yapılacak olan Büyük Kongre öncesi basın toplantısı düzenlendi. İl Başkanı Osman Zabun basın açıklamasında; terör olayları ve ülke genelinde teröre karşı verilen tepkileri değerlendirdi.

Ülke olarak zor günlerden geçtiğimizi söyleyen İl Başkanı Zabun, “Emperyalistlerle; saltanatlarının sallanmaya başladığını gören kan emici vampirlerle ve içimize soktukları işbirlikçileri ile;  taşeron tuttukları kalleş PKK terör örgütü ile mücadele ediyoruz. Bu mücadelede kararlıyız. Hepsini girdikleri inlerinde yok ediyoruz. Tek tek imha edene kadar da mücadelemiz devam edecek” dedi.

Zabun, konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Son günlerde, özellikle Dağlıca ve Iğdır başta olmak üzere ülkemizin Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde kalleşçe kurulan tuzaklar sonucu 30 un üzerinde vatan evladımızı şehit verdik ve en temiz şekilde Hak’ka uğurladık.

Bu milletin yiğit evlatları; vatanları için; canlarından aziz bildikleri bu necip millet için; bu kutlu ülkenin geleceğe emin adımlarla sürdürdüğü yürüyüşünü devam ettirmek için; tüm dünyada ezilen, sömürülen, öldürülen körpecik yavrular için, şehadet şerbetini içtiler, yüce peygamberimizin yakın arkadaşları oldular, Şehitler kervanına katıldılar.

Yüreğimiz yandı; milletçe acıdan ciğerimiz delindi. Ben buradan Ak Parti Isparta ailesi olarak bütün şehitlerimize Allahtan rahmet, necip milletimize başsağlığı diliyor; bu kutlu mücadelede yaralanan gazilerimize de acil şifalar diliyorum.

Bu kutlu mücadele; yalnızca bu günün mücadelesi değildir. Milletçe; bir asırdan fazla bir zamandan beri insanlığın, insani değerlerin ayakta tutulması için, Yeryüzünde barışın ve huzurun sürdürülebilmesi için, hakkın ve adaletin ayakta durması için bu kutlu mücadelemizi sürdürüyoruz.

Dünyanın bütün kaynaklarını sömürmek için insan hayatını hiçe sayacak kadar canavarlaşan, vicdan yoksunu emperyalist güçler; bu seçkin milletin varlığını kendi pis emelleri için hep tehdit gördüler. Kirli hedeflerine ulaşmak içinde hep tezgahlar ve tuzaklar peşinde oldular. Birinci dünya savaşında masa başı oyunlarla güzelim vatanımızı istilaya kalkıştılar. Cihan devletinden kalan misakı milli sınırlarımız içindeki topraklarımızın etrafında cetvellerle sınırlar çizerek suni devletler yarattılar.

Bu milletin kalbinde yanan iman ateşini anlayamayanlar başarılı olacaklarını sandılar. Kar altında Mehmetçiğin cephanesi ıslanmasın diye; çocuğunun üzerindeki örtüyü, merminin üzerine örten Elif Ana’yı anlayamadılar, Bacımızın örtüsüne uzanan ele karşılık cesaretini ortaya koyan Sütçü İmam’ı anlayamadılar. Kahraman Maraş’ı, Şanlı Urfa’yı, Gazi Antep’ i anlayamadılar. İstiklal Şairimiz Mehmet Akif’i, Halide Edip Adıvar’ı anlayamadılar. Osmanlının küllerinden Türkiye Cumhuriyeti devletini inşa eden Mustafa Kemal’ i, silah arkadaşları Kazım Karabekir’i, Fevzi Paşa’ları, kahraman Türk milletini anlayamadılar.

Bu milletin arkasında durduğu Adnan Menderesi darağacına göndererek sonuç alacaklarını sandılar. Yaktıkları kardeş kavgasını bahane ederek yaptıkları darbelerden sonuç alacaklarını sandılar. Bu milletin bağrından çıkardığı liderleri itibarsızlaştırarak; hedef tahtasına koyarak sonuç alacaklarını sandılar. İçimize soktukları işbirlikçilerini, milletin görmeyeceğini sandılar. Ama bu aziz millet her defasında düşmanlarına en net ve en sert cevabı vermiştir.

Ak Parti iktidarı ile yeniden toparlanma sürecine giren; ekonomik özgürlüğünü, siyasal özgürlüğünü her geçen gün güçlendiren; bu ülkeye karşı yeni tezgahların peşindeler. Bu ülkenin; milletin yaşam kalitesinin artırmak için; sağlıktan eğitime, ulaşımdan sosyal devlet anlayışına, enerjiden tarıma, finanstan savunmaya; sağladığı kalkınma hamlelerini hazmedemediler. Bu ülkenin Batıya ve İsraile bağımlılıktan kurtulmasını hazmedemediler. Bu ülkenin kendi silahını kendisinin üretmesini hazmedemediler. Bu ülkenin birlik beraberlik ve kardeşliğini hazmedemediler. Kendi kurdukları sömürge kuruluşu Birleşmiş Milletler kürsüsünden insanlığın vicdanına seslenen Recep Tayyip Erdoğan’ la bütünleşmesini hazmedemediler.

2011 seçimlerinde %50 oy oranıyla milletin desteğini alan; milletine sevdalı Recep Tayyip Erdoğan ı; sözüm ona devirmedikçe sonuca ulaşamayacaklarını gördüler.  Herşey aziz milletimizin gözü önünde cereyan etmektedir.

İçimizdeki hain ve kalleşleri harekete geçirdiler. Recep Tayyip Erdoğan’ın ameliyat masasına göz diktiler. Gezi Parkını bahane ederek ülkeyi birbirine katmak istediler. Gezi olaylarında Türkiyenin stratejik yatırımlarından vazgeçmesini istediler.

Bu milletin gücünün sembolü olan, her bir odasında dünyanın tüm ülkelerindeki gelişmelerin takip edildiği; ülkemizin ekonomik ve demokratik anlamda gelişmesi için, 7/24 esaslı yoğun çalışmaların yürütüldüğü; Beştepe Külliyesi üzerinden yıpratma kampanyasına giriştiler.

İçimize soktukları Turuva atı paralel çeteyi ve hain işbirlikçilerini devreye soktular. Bu arada bu çete mensuplarının, bu günlerde yapmış olduklarını net bir şekilde not ettiğimizi de bilmeleri gerekir. Doğuda, Güneydoğuda insanlarımızı PKK ya destek vermeleri için, toplumsal direniş için, isyana çağırdıklarını, sinsi sinsi kalleşçe ev ev dolaştıklarını, batı illerimizde şehit haberleri üzerine makul ve meşru tepkilerini ortaya koyan gençlerimizin arasına sızarak provake etmek için ne tür tezgahlar çevirdiklerini görmediğimizi sanıyorlarsa yanılıyorlar.

Sömürgeci canavarlar; önce ülkemizin etrafını ateş topuna döndürdüler. 2015 seçimleri sonrası tabloda boşluk oluşacağını sananlar hain ve kalleş PKK terör örgütünü yeniden devreye soktular. Devletimizin kararlılığı ve güçlü imkanları karşısında binlerce zayiat veren kalleş PKK, kahramanca mücadele eden askerimiz ve polisimizin karşısına çıkacak cesareti kendisinde bulamadığı için; haince tuzaklar kurarak sonuç alacağını sanmaktadır. Bir infial ortamı oluşturarak kendi pis ve kirli uşaklıklarına; toplumsal çatışmalar oluşturarak destek aramaya çalışmaktadır. Ama bin yıldır kardeşçe aynı hedefler için mücadele eden bu ülkenin insanlarını kandıramadılar kandıramayacaklar. Mevzilendikleri üçbeş noktada ürettikleri karmaşa ile sözde Kürt- Türk çatışması algısı üretmeye gayret ediyorlar. Buradan da eli boş dönecekler.  

Evet değerli kardeşlerim; ülke olarak zor günlerden geçiyoruz. Yedi düvelle mücadele ediyoruz. Emperyalistlerle; saltanatlarının sallanmaya başladığını gören kan emici vampirlerle ve içimize soktukları işbirlikçileri ile;  taşeron tuttukları kalleş PKK terör örgütü ile mücadele ediyoruz. Bu mücadelede kararlıyız. Hepsini girdikleri inlerinde yok ediyoruz. Tek tek imha edene kadar da mücadelemiz devam edecek.

Bu ülkenin istedikleri gibi at koşturabilecekleri bir ülke olmaktan çıktığını birileri de artık kalın kafalarına soksunlar. Bu ülkenin istikrarına, huzuruna, barışına gelişmesine, kutsal yolculuğuna el uzatanlar; ellerini kıracak, kökünden koparacak kadar; devletimizin, askerimizin, polisimizin güçlü olduğunu ve arkasında top yekün; bu iman ve inanca sahip bir milletin olduğunu artık kalın kafalarına soksunlar.

Ben burdan sizler aracılığı ile bir kez daha seslenmek istiyorum. Bu ülkenin huzuruna kastetmek isteyenlere karşı; en güçlü bir şekilde makul ve meşru tepkimizi ortaya koymakta haklıyız, ancak bu tepkimizi provake etmek isteyenlere de asla müsaade etmemeliyiz. Emperyalistlerin ve işbirlikçisi uşak örgütlerinin ekmeğine yağ sürecek provakasyonlardan itina ile uzak durmalıyız.

Biz ta başından beri ülkemizin her yerinde Tek Devlet, Tek Bayrak, Tek Millet, Tek Vatan dedik ve bundan sonrada aynı ilkelerimizi sonuna kadar haykırmaya devam edeceğiz.

Zalimler pek yakında nasıl bir inkılapla devrileceklerini göreceklerdir.

Yaşasın zalimler için cehennem.

Öteyandan bu millete kendini adamış ve bu yola kefenini giyerek çıkmış başta bu davanın kurucusu sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip ERDOĞAN ın  tuttuğu ışık doğrultusunda sayın genel başkanımız ve başbakanımız bilge adam Ahmet DAVUTOĞLU nun liderliğinde Ak Parti ailesi olarak inşallah Ankara da Arena Spor Salonunda 12 eylül 2015 Cumartesi günü hep birlikte 5. Olağan kongremizi birlik beraberlik içinde gerçekleştireceğiz. Kongremize en güçlü şekilde katılımımızı da Isparta olarak sağlayacağız.

Hepinizden şehitlerimiz için birer fatiha ve gazilerimiz için dua talep ediyorum”. 

Bu haber 835 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...