“Bizim esas işimiz Isparta’yı ekonomik olarak kalkındırmak olacak”

19 Ekim 2015 17:05

AKP 2’nci sıra Milletvekili adayı Yüce, taraf olmadığını ya da bir tarafın da karşısında olmadığını belirterek, ‘’Birini kayıracak, diğerini dışlayacak bir yapım yok” dedi.

AK Parti 2’nci sıra Milletvekili adayı Said Yüce, hakkındaki söylentiler ve konuşulan konular hakkında açıklamada bulundu. Hakkında ne söylenirse söylensin kulaklarını tıkadığını ve mesaisini seçim üzerine harcadığını belirten Yüce, Isparta için bir şans olduğunu söyledi.

Geçtiğimiz gün girdiği bir ortamda şahit olduğu diyalogu aktaran Yüce, ‘’Herkes kendi memleketinden vekil ister ama geçtiğimiz gün bir ortamda Yalvaçlılar vardı ve ‘Yalvaçlı vekil isteriz’ dedi. Onların yanında da Şarkikaraağaçlılar vardı ve onlar da ‘Şarkikaraağaçlı vekil isteriz’ dediler. Tabi herkes kendi memleketinden vekil ister. Ama AK Parti şahıslarla ayakta duran bir parti değil. Said Yüce tek başına hiçbir şey ifade etmez. Bakanlarımız, diğer vekillerimiz için de bu geçerli. AK Parti bir dava partisidir. Önemli olan milletimizin, memleketimizin, vatanımızın menfaatlerinin önce gelmesidir’’ dedi.

Taraf olmadığını ya da bir tarafın karşısında da olmadığını dile getiren Yüce, şöyle devam etti; ‘’Birini kayıracak, diğerini dışlayacak bir yapım zaten yok. Bu gerçekten şans olarak değerlendirilebilir. Benim için de hizmet etmek için bir fırsattır. Siyasi üslup ve nezaket olarak farklı olacağını düşünüyorum. Mutlaka muhalefet partilerinde de kıymetli arkadaşlarımız var. Hiç kimsenin şahsına bir şey söylemem. Benden yerel yönetici ya da başka muhalefet temsilcisiyle ilgili inşallah olumsuz bir şey duymazlar. Bunu yapmamaya gayret ederim. Milletimiz 1 Kasım’da bizi seçerse bunun ağır vebali ve sorumluluğu benim üzerimde olacak.

Genel siyasetin klasik anlayışı için hangi parti iktidara gelirse gelsin bir tarafa ‘Ayrıcalık tanıyor’ diye düşünülür. Bunlar zaman zaman olmuştur da. Ben böyle bir şeyle uğraşmak istemiyorum. Şu kurumun başına şu gelsin, diğerini alalım başka birini atayalım gibi şeyler doğru şeyler değil. Rabbim beni yanlış bir şeye ait etmesin. Mutlaka yanlışlarımız, eksiklerimiz olabilir. Ama inşallah bu istikamette oluruz diye tahmin ediyorum.

Öte yandan Isparta’nın kıymetini bilmek lazım. 10 bin aile yaklaşık 60 bin kişi gül işinden geçimlerini sağlıyorlar. Güzel rakam. Ama bunun önünün açılması ve daha iyi yere getirilmesi lazım. Dünyada kozmetik sanayi artık o kadar gelişti ki sadece kadınlar güzelleşmek istemiyor. Erkekler de güzelleşmek için para harcamaya başladılar. SDÜ’deki ve Gülbirlikteki arkadaşlarla konuştum. Bulgaristan ve Yunanistan gibi ülkelerle bu konuda rekabet ediyoruz. Burada ciddi bir kozmetik sanayinin ve onunla ilgili laboratuvarlarının kurulması gerekir. Buradan bir ham maddeyi belki Avrupa, Amerika’ya gönderiyoruz. Onun 50 kat üstüne parfüm olarak geri geliyor. 5 avroluk şey bize 50 avro olarak geliyorsa bizim de onu dünyaya 50 avro olarak ihraç etmemiz lazım. Hepimiz kafalarımızı, fikirlerimizi, gönüllerimizi birleştirip gülü daha da geliştirmemiz lazım. Gülü canlandırılacak adımları üniversitemiz, gül üreticileriyle, merkezi otoritemiz, Ankara’ya bir araya gelip, konuşacağız.

Diğer taraftan elma meşakkatli bir iş. Bir sefer insanlar bunu topluyor ve bir yıl geçimlerini sağıyorlar. Aynı gül gibi elma da Avrupa pazarlarından kilosu 3-5 avrodan satılıyor. Ama buradan 1 liranın altından üreticinin elinden çıkıyor. Bunun için sadece devlet adamlarının yapacağı şeyler yok. Üreticilerimizin de yapması gereken arazi toplulaştırmaları, aralarında kurdukları birlikler, birliklerin iyi işletilmesi ve dünya pazarına sevki için zincir halinde yapılması gereken işler var. Bizim esas işimiz, mesaimiz bunlar olacak. Çevremize baktığımızda Konya, Denizli, Afyon, Antalya gibi iller bir şekilde parlamış şehirler. Isparta bunlardan daha çok potansiyele sahip bir şehir. Bunları beraber yapacağız’’

 

Bu haber 692 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...