“Tüm eğitim kurumları bilimsel bir bakış açısıyla kendisini yenilemeli”

20 Ekim 2015 19:15

SDÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Songül Sallan Gül, Yeni Kuşak Köy Enstitüleri'nin Isparta buluşmasında önemli bir uyarıda bulundu:

"Üniversite de dahil olmak üzere tüm eğitim kurumlarının bilimsel bir bakış açısıyla kendisini yenilemesi gerekiyor. Çünkü öğrenci sayısının yüksek olması kalitenin iyi olduğu anlamına gelmez."

Yeni Kuşak Köy Enstitüleri 5.Akdeniz Buluşması Isparta Köy Enstitüleri Derneği'nin organizasyonunda Barida Hotels'de gerçekleştirildi.

Akdeniz Buluşmaları adı altında gerçekleştirilen toplantıda konuşan SDÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Songül Sallan Gül, Türkiye'de üniversiteler de dahil eğitimin niteliksizleştiğine dikkat çekti. Tüm eğitim kurumlarının kendisini yenilemesi gerektiğini belirten Prof. Dr. Gül, "Öğrenci sayısının yüksek olması kalitenin iyi olduğu anlamına gelmez" dedi. Prof. Dr. Songül Sallan Gül, Yeni Kuşak Köy Enstitüleri'nin Isparta buluşması hakkında şu açıklamayı yaptı:

5.BULUŞMA ISPARTA'DAYDI

"Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneğimiz var. Herkesin bildiği gibi 1940’da kurulan Köy Enstitülerin aslında günümüzdeki eğitime ne kadar çok yararı ve yönlendiriciliğinin ve bilgisinin olabileceğine yönelik bir dernek bu. Amacı köy enstitülerinin yeniden kurulması değil ama bu derneği köy enstitülerinin Cumhuriyet felsefesinin ve geleceğe umutla eğitimle bakabilmenin bir yolu olarak görüyoruz. Özellikle de bu dernek Türkiye’de çok farklı yerlerde şubesi var. Gönen de bunlardan bir tanesi ve Akdeniz Buluşmaları olarak da adlandırılan buluşmaların 5.sini de bu sene Isparta Köy Enstitüleri Derneği gerçekleştiriyor.

EĞİTİMİN DURUMU TARTIŞILMALIDIR

Gönen Isparta için tarihi bir miras. Tarihin de ötesinde Aydınlanmanın sembolü. Köy enstitüleri Türkiye’de çok önemli bir görevi gerçekleştiriyor. Eğitim alanın Türkiye’deki politikaların ne olduğunu Türkiye’de daha iyi çağdaş toplum olabilmenin yolunun ne olduğunu bu tür buluşmalarda yapılan panellerde biz tartışıyoruz. Bu anlamda da sabah paneli Türkiye’deki eğitimin durumunu tartışmak ve bu durumu aslında masaya yatırarak geleceğe daha umutla daha iyi nasıl bakabiliriz onu sunmaktı.

Türkiye’de son dönemlerde yaşanan katliamlar, ölümler insanı karamsarlığa itiyor ama aslında şuraya baktığınızda insanların ruhunun canlandığına, yaşlılığına rağmen ne kadar Türkiye’de eğitime sahip çıktıklarını ve kendilerini iyi bir öğretmen olarak bu ülkenin geleceğinin ne kadar sahip çıktıklarının göstergesi. Gerçek

öğretmen ve yılmayan umutsuzluğa kapılmayan öğretmenler. Ben de aslında Isparta’nın Türkiye’nin bir yansıması olduğu üzerinde çok durdum. Çünkü Türkiye’de bir korku kültürü var. Eğitimde bilimsellikten uzaklaşması var. Daha çok kitleye ulaşmasına rağmen nitelik çok ciddi bir sıkıntı var bunun üzerinden konuştum. Hakikaten eğitimin niteliksizleştiğini üniversite de dâhil bunu artık kimse yadsıyamaz. Dolayısıyla hani Isparta’nın kendi toplumsal gerçekliğini anlayabilirsek nasıl iyileştirebileceğimiz, bilime ne kadar ihtiyacımız olduğunu daha iyi anlamamız gerekiyor. Üniversite de dahil olmak üzere tüm eğitim kurumlarının bilimsel bir bakış açısıyla kendisini yenilemesi gerekiyor. Çünkü öğrenci sayısının yüksek olması kalitenin iyi olduğu anlamına gelmez. Hani herkese eğitim vermek çok önemli ama niteliği de bir o kadar artırmamız lazım.

Bugün burada Cumhuriyet Gazetesi gazetecilerinden Orhan Bursalı var, sendikacı Kemal Bal vardı. Derneğin kurucusu Kemal Kocabaş Hocamız vardı, bir fizikçidir kendisi. Denizli CHP Milletvekili Burdur Milletvekili vardı. Türkiye’nin bütün köy enstitülerinden mezun ve öğretmenler var." 

Bu haber 730 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...