Mekke’nin fethi coşkusu…

2 Ocak 2016 12:53

Isparta’da yılbaşı kutlamalarına ‘hayır’ diyen binlerce kişi, Mekke’nin fethedilişinin yıldönümü nedeniyle düzenlenen geceye katıldı. Kültür Sarayı Salonu’nda düzenlenen programda oturacak sandalye kalmadı. Önceki akşam saat 19.00’da başlayan programa Saadet Partisi İl Başkanı Cevat Gençay, Merkez İlçe Başkanı Mustafa Akbulut, partinin il ve ilçe yönetim kurulu üyeleri, partinin Belediye Başkan Adayı Süleyman Çakan ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Isparta’da, yılbaşı kutlamalarına hayır kampanyası başlatan Anadolu Gençlik Derneği Müslümanların kutsal şehri Mekke’nin İslam ordusu tarafından fethedilişinin 1384. Yıl dönümü nedeniyle gece düzenledi. Yılbaşı kutlamalarına karşı olan binlerce Ispartalı, Kültür Sarayı Salonunda düzenlenen geceye koştular. Yaklaşık bin kişinin katıldığı fetih gecesinde, Noel kutlamasının İslam’da yerinin olmadığına vurgu yapıldı.

Tıklım tıklım dolan salonda program; Kur’anı Kerim tilaveti ile başladı. Kur’anı Kerim okunmasının ardından programın açılış konuşmasını Anadolu Gençlik Derneği Isparta Şubesi Başkanı Ahmet Tahir Akçil yaptı. Başkan Akçil konuşmasında, bugün batı medeniyetinin Filistin’de, Afganistan’da Irak’ta Somali’de dünyanın birçok yerinde uyguladığı politikayla karakterini ve gerçek yüzünü ortaya koyduğunu belirtti. Akçil, yeryüzünde zulümlerin son bulması için Mekke’nin fethi gibi gönüllerin fethine de ihtiyaç duyulduğunu söyledi. Akçil; “Anadolu Gençlik Derneği Isparta Şubesi olarak her yıl, düzenlemekte olduğumuz ‘Mekke’nin Fethi’nin bu yıl 1384’üncü yılını kutluyoruz.

 ‘Önce maneviyat ve ahlak’ sloganıyla yola çıkan derneğimiz özgürlük, adalet ve refah prensipleriyle yoluna devam etmektedir. Her yıl olduğu gibi yılın son günü yani bugün 81 İlimiz ve ilçelerimde olmak üzere 600 ayrı noktada bulunan şubelerimiz tarafından ‘Mekke’nin Fethi’ programları düzenlenmektedir. Batı’nın biz Müslümanlara aşılamaya çalıştığı ve bir anlamda da dayattığı Yılbaşı ve Noel kutlamaları oyununa alet olmadan, Yılbaşı adı altında yapılan tüm çirkinliklere karşı biz buradayız ve Mekke’nin Fethini en içtenlikle kutluyoruz.

Malumunuz Mekke’nin Fethi Hicri 8. yılın Ramazan ayında, Miladi 630 yılında gerçekleşip, bütün Arap yarımadasına hakimiyeti ile sonuçlanan insanlık tarihinin en büyük zaferidir. Bu zafer, fetihten 2 sene kadar önce Fetih Suresi’nde müjdelenmiş, surenin devamında ise Peygamber Efendimiz yüceltilerek, O’na tabi olan Mü’min’lerin mükafatı bildirilmiş, münafıkların iç yüzü dışa vurulmuş, Allah Resulüne iman etmeyenlerin cehennemlik olduğu bildirilmiştir. Buna rağmen günümüzde halen daha ‘Ehli kitapla itikatta biriz, kafirlerde cennete girecektir. Son Peygambere iman şart değildir’ diyenlerin sözleri daha o günlerde yüzlerine çarpılmış, İslam dininin bütün dinlere sütün olduğunu ‘Allah katında yegane din; İslam olduğu Cenabı Hak tarafından Ali İmran Suresi 19. ayette bildirilmiştir.

Hz. Peygamber’in (S.A.V) yaptığı savaş, İslam’daki Cihad hareketinin bir merhalesidir. Ona sadece savaş değil  adil savaş demek lazım. Adil savaşın hedefi; İslam’ın prensiplerini yaşatmak ve sulh için gerekli şartları yerleştirip, takviye etmektir. Bu savaşta sivil halkın canına, malına dokunulmamış, esirler en iyi muameleyi görmüş, yaralı ve hastalar tedavi edilmiş, ölüler defnedilmiş, uzuvları kesilmemiş, savaş öncesi ve sonrası talan ve yağmaya tenezzül edilmemiş, adil savaşta şahsi çıkar, ırk, asabiyet, maddi menfaat, öç alma, sömürü olmamıştır. Hatta Mekke’nin fethinde Kabe’de bulunan 70 bin altın sikkeye el sürülmemiştir.

Müslümanlar insanlığın huzur ve saadeti için bütün zorluk ve engellemelere rağmen Hakk’ı ve adaleti anlatmaya, zulme engel olmaya mecburdurlar. Üzülerek ifade edeyim ki, bugün Müslümanlar zalimin gücünden korkarak, zalimlerin zulmüne ses çıkarmayıp, zalimlere dolaylı yoldan destek verdiklerinin farkında değillerdir. Zalimin her dediğine boyun eğenler, bir gün zalimlerin hışmına uğrarlar. Görüldüğü gibi zalimlerin inancı kendinden olmayanları ezmektir. Müslümanları barbarca katlederken, en iğrenç işkenceleri yaparken, vicdanları sızlamıyor. İslam’ı uydurma din, Müslümanları da günahkar görüyorlar. Dinler arası diyalog, Medeniyetler arası ittifak kurmak için çırpınıp, yırtınanlar Hıristiyan ve Yahudilere değil, önce Müslümanlara ve kendi aralarında diyalog kurmalıdır” dedi.

Daha sonra programda Mekke’nin Fethi ile ilgili sinevizyon ve tiyatro gösterimi sunuldu. Programa konuşmacı olarak katılan İlahiyatçı Öğretmen Ramazan Yurt ise yaptığı konuşmada; Mekke’nin Fethi ve fethin önemini anlattı. Program; Anadolu Gençlik Derneği kursiyer öğrencileri tarafından söylenen ilahi ve marşlarla sona erdi.

 

 

Bu haber 687 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...