“ÜLKEMİZİN GELECEĞİ TAM DEMOKRASİDEDİR”

21 Temmuz 2016 18:33

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İl Başkanı Eyüp Ersoy; 15 Temmuz darbe girişimi ile ilgili parti binasında bir basın toplantısı düzenledi.

Darbeyi kimden ve nasıl gelirse gelsin lanetlediklerini belirten Ersoy; parlamenter demokrasiden yana olduklarının altını çizdi.

Ersoy açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “Türk Silahlı Kuvvetleri içindeki bir cuntanın parlamenter demokrasimize yönelik darbe girişimini lanetliyoruz. Türk Ordusunun üniformasına ve onuruna yakışmayan tutum içindeki bu gruba karşı siyaset kurumu, milletvekillerimiz ve milletimiz gereken tutumu alarak karşı çıkmıştır. Parlamenter demokrasi birikimimizin yarattığı demokrasi kültürü, bu darbe girişimini başarısız kılmıştır.

15 Temmuz Darbe girişimi ile anayasal düzen cebir/şiddet ve silahla yıkılarak yerine gerici/dinci, faşist bir yapı oluşturulmak hedeflenmiştir.

Darbe kimden ve nasıl gelirse gelsin lanetliyoruz ve parlamenter demokrasiden yana olduğumuzu yeniliyoruz.

Her türlü darbe ve kalkışmaya karşı halkın demokratik direnme hakkı kutsaldır. Parlamenter demokrasinin yarattığı tarihsel birikimin gücüyle halkımız, darbeye karşı direnme hakkının bir örneğini vermiştir.

Şu andan itibaren siyaset kurumunun ve Devlet organları halkın kutuplaştırılmasına, kışkırtılmasına , çatışma potansiyelinin tahrik edilmesine dönük her türlü girişim ve ortamı ortadan kaldırmakla sorumludur.

Önümüzdeki en önemli görev darbecilerin hesap vermesi, toplumsal normalleşmenin sağlanması ve parlamenter demokrasinin güçlendirmesidir.

Bu bağlamda, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da asker sivil ayrımı yapmaksızın her türlü darbe girişimine ve vesayete şiddetle karşı olduğumuzu ifade ederiz.

Siyasi partilere önümüzdeki dönemde çok önemli sorumluluklar düşmektedir. Benzeri olaylarla bir daha karşılaşmamamız için siyasi partilerin özeleştiri yapması bir zorunluluktur.

Darbenin başarısız kılınmasında, tüm baskılara rağmen özgür ve bağımsız kalma iradesini kaybetmeyen medyanın rolü de ayrıca takdir edilmelidir.

Önümüzdeki görev, darbecilerin hesap vermesi, toplumsal normalleşmenin sağlanması ve demokrasinin güçlendirilmesidir.

Türkiye’nin saygınlığı açısından hesaplaşma süreci sadece ve sadece hukuk sınırları içinde yürütülmelidir. Darbeciler, tüm işbirlikçileri ile birlikte hukuk düzeni içinde yargı önünde hesap vermelidir. Hesap sorma sürecini ve soruşturmaları, Anayasa ve hukuk sınırları dışına taşıyıp bir cadı avına dönüştürmek, Anayasayı ihlal eden darbecilerle aynı konuma düşmek olur.

Soruşturmalarda özellikle sorumlu olanla olmayanı ayırmak, sorumlulardan hukuk sınırları içinde hesap sormak, bundan sonraki normalleşme ve demokratikleşme sürecinin selameti açısından büyük önem taşımaktadır. Soruşturmalar, intikam ve tasfiye fırsatı gibi görülmemelidir. Öte yandan hukuk devletinin gereği olarak er ve erbaşlara dönük linç girişimleri de aynı biçimde soruşturulmalıdır.

Tatbikat yapılıyor denilerek kandırılan Mehmetçiğin maruz kaldığı muamele ibret vericidir.Darbeyi yapan ve yaptıranlar mutlaka yargılanmalı ve hesap vermelidir. Ama kandırılarak sahaya sürülen Mehmetçiğe işkence eden , boynunu kesen, kemer ve demir çubuklarla darp eden ne idüğü belirsiz o şahıslarda aynı şekilde yargılanmalı ve cezalandırılmadır.

Türkiye’nin kurtuluşu yeniden demokratik, laik, sosyal hukuk devleti ilkelerine sıkı sıkı bağlı olmaktan geçer.Bu nedenle devletin kurumları yıpratılmamalıdır.Türk Silahlı Kuvvetleri de Emniyet Genel Müdürlüğü de devletin güzide kurumlarıdır.Sağduyulu davranmalı ayrışma değil bütünleşme sağlanmalıdır.

Ergenekon, Balyoz ,Askeri casusluk isimleri ile Atatürkçü yurtsever, ulusalcı generallerin, subayların büroraside üst düzey yöneticileri, öğretim görevlileri, ordudan ve kurumlardan tasviye edilen kimlerdir? Bugün bu darbe girişiminde bulunan yapı yine bu hükümet tarafından devletin en önemli kademelerine ve ordunun içerisine yerleştirilmiştir. Devlet yönetmek ciddi bir iştir. Şahsi çıkar ve hırslarla devlet yönetilemez.Kandırılmak , aldatılmak vesaire sözler asla mazeret olamaz.

Ülkemizin geleceği tam demokrasidedir. Cumhuriyet Halk Partisi olarak bütün siyasi partilere açık çağrımızdır: Güçlü bir parlamenter sistem ve özgürlükçü demokrasi için her türlü çabayı göstermeye hazırız. Bu bizim tarihi sorumluluğumuzdur”.

 

Bu haber 599 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...