“Kast sistemi kaldırılsın”

12 Aralık 2012 18:05

Türk Büro–Sen (Türkiye Büro, Bankacılık Ve Sigortacılık Hizmet Kolu Kamu Çalışanları Sendikası) Isparta – Burdur Şube Başkanı Bülent Özkan, Adalet çalışanlarının, diğer kamu personelleri gibi, 4483 sayılı yasanın içine alınmak, ve adalet teşkilatında var olan kast sisteminin kaldırılmasını istediklerini belirtti.

Özkan’ın açıklaması şöyle: “Ülkemizin doğusunda, batısında, güneyinde, kuzeyinde diğer bir ifadeyle en ücra köşesinden, en merkezi birimine kadar adalet ve hak götürme mücadelesi veren adalet çalışanları, emeklerinin karşılığını bu güne kadar alamamışlardır.

Ülkemiz gündeminde en çok tartışılan konuların başında “adalet ve adaletin kararları” gelmektedir. Her geçen gün artan suçlarla birlikte, yeni kurulan adliye binalarına sürekli istihdam edilen memurlara rağmen; adalet hizmetleri bir türlü sağlıklı bir yapıya kavuşamamıştır.

Adalet çalışanları, ağır iş yükü altında ezilirken, yetmezmiş gibi kazanılmış hakları tek tek ellerinden alınmaktadır. Önce banka promosyonu daha sonra servis ücreti ödeneklerinin kaldırılması şimdi ise fazla mesai ücretlerinin kaldırılması… En zor şartlar altında çalışan kamu personeli adalet çalışanlarıdır. Buna rağmen; maalesef ki, en çok hakkı yenen hor görülen kesim de bu kesimdir.

İNSANCA MUAMELE GÖRMEK HAKLARIDIR!

Adalet çalışanları, her şeyden önce insanca muamele görmek, emeklerinin karşılığını almak ve hak ettikleri itibarlarının iadesini istemektedirler.

En büyük haksızlık ve adaletsizlikler adliye çalışanlarına uygulanmaktadır. En keyfi işlemler ve uygulamalarla adliye çalışanları yok sayılmaktadır.

Özellikle son yıllarda oluşturulan devasa adliye binaları içinde kaybolup giden, ezilen, itilen kakılan, Hakim-Savcı sınıfının hegomanyası içinde silindir gibi ezilen adliye çalışanlarıdır.

Adliye çalışanı adalet dağıtma hizmetini sunarken, kendisi için de adalet talep etmektedir. Emeğinin karşılığını ve onuru kırılmadan hizmet vermek, kendileri için ayrımcılık değil, herkes gibi eşit olmak istemektedirler.

KAST SİSTEMİ KALKMALI

Diğer kamu personelleri gibi, 4483 sayılı yasanın içine alınmak, hakim ve savcıların iki dudağı arasından kurtulmak ve adalet teşkilatında var olan kast sisteminin kaldırılmasını istiyorlar. Daha da önemlisi hür iradeyle hizmet vermek istiyorlar. Sözün özü; herkese adalet dağıtılırken kendileri içinde ADALET istiyorlar.

ADALET ÇALIŞANLARINA ADALET İSTİYORUZ

Herkese adalet dağıttığını her platformda söyleyen Adalet Bakanlığı, her ne hikmetse kendi çalışanlarından bunu esirgemekte, çalışanlarının gelirlerini arttırıcı önlemler almak yerine elindekilerde tek tek alınmaktadır. Önce nöbet ücretleri kaldırıldı, sonra banka promosyonu darbesi yedi adalet çalışanı, daha sonra il merkez nüfusu 200 binin üzerinde olan illerde servis ücretleri vardı, bu ödenekler kaldırılıyor. Ocak 2013’ten itibaren fazla mesailerine uzandı hükümetin eli, onu da kesiyorlar. Anlaşılan zorla çalıştıracaklar. Anayasa ve yasalara rağmen. Fazla mesai yaptıracaklar, daha önceki yıllarda olduğu gibi sesini çıkartanlara sürgün yolunu gösterecekler köle misali çalıştırmaya devam edecekler.

Çalışanların sesini duymayan onları görmezden gelerek adeta yok sayan hükümetin Adalet Bakanlığı da, kendi çalışanlarının sesini duymakta sağır ve dilsiz olmuştur.

 Yıllardır dile getirdiğimiz Yardımcı Hizmetler Sınıfında istihdam edilen personeli ve mübaşirleri genel idari hizmetler sınıfı kadrolarına almamaları gibi.

Ülkemizdeki adalet işleyişini, ileri ülkeler seviyesine yükselteceğini her defasında dile getiren Bakanlık; özlük haklarını her fırsatta daha yaşanamaz hale getirdiği, kazanılmış haklarını gasp ettiği Adalet çalışanları olmadan bunu nasıl başaracak merak etmekteyiz.

Malum Hükümet 2013 yılı bütçesinde de adalet çalışanlarının özlük haklarını iyileştirilmesi için hiçbir düzenlemeye yer vermemiş çalışanlarını yine enflasyonun, yükselen fiyat artışlarının altında ezilmeye, yargı sürecini hızlandırmak adına önüne yığılmış binlerce dosyanın işi bitinceye kadar, BEDAVA ÇALIŞMAYA mahkum etmiştir.

Adalet Bakanlığı, adalet çalışanlarının haklarını kendilerine teslim edinceye kadar bizler susmayacağız, meydanlarda olmaya devam edeceğiz, iş yavaşlatma gerekirse iş bırakma olmak üzere her türlü yasal ve demokratik hakkımızı kullanarak tepki koyma hususlarında kararlıkla yolumuza devam edecek, haklı taleplerimize duyarsız kalan yöneticilerden mutlak suretle hesap soracağız.

Kamuoyuna Saygıyla Duyururuz”.

            

Bu haber 771 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...