“Daha gerçekçi ve akılcı ÇEVRE DÜZENİ PLANINA ihtiyaç var”

13 Haziran 2017 16:27

İl Genel Meclisi’ndeki 7 Komisyon, Isparta’nın geleceğini planlayan 1/25.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı için kurumlardan ve belediyelerden aldığı görüşler doğrultusunda itirazların yer aldığı raporu açıkladı. Birçok bölgede itirazın yapıldığı raporda, “Geleceğin Isparta’sı” için daha özenli, yeterli, gerçekçi, kapsayıcı, kapsamlı, akılcı, çözüm üretici, bilimsel, yerel gerçekleri, ihtiyaçları ve talepleri gözeten bir il ölçekli Çevre Düzeni Planına (ÇDP) ihtiyaç olduğu kesindir” denildi. Rapor, itirazların değerlendirilmesinin ardından tekrar İl Genel Meclisi’nin gündemine gelecek.

İl Genel Meclisi, daha önce gündemine gelen ve Isparta’nın geleceğini belirleyen 1/25.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı için kurumlar ile belediyelerden görüş istemişti. Bu görüşler doğrultusunda Meclisteki 7 komisyon raporunu hazırladı. Birçok bölgede düzeltilmesi için itirazın yer aldığı raporda, “Sosyo-ekonomik kalkınmasını sağlamış, kentsel ve kırsal yaşam kalitesiyle imrenilen ve gelecek nesillere devretmekten gurur duyacağımız, yaşayan ve yaşatan bir marka şehir ve il ülküsüne ulaşmak isteyen, “Geleceğin Isparta’sı” için daha özenli, yeterli, gerçekçi, kapsayıcı, kapsamlı, akılcı, çözüm üretici, bilimsel, yerel gerçekleri, ihtiyaçları ve talepleri gözeten bir il ölçekli Çevre Düzeni Planına (ÇDP) ihtiyaç olduğu kesindir” ifadelerine yer verildi. İtirazlardan oluşan komisyon raporu ilgili firmaya sunulurken, firmanın gerekli düzeltmelerini yapmasının ardından konu tekrar İl Genel Meclisi’nde görüşülecek.

KOMİSYONLARIN ORTAK RAPORU ŞÖYLE;

“Komisyonlarımızın Isparta İli 1/25.000 ölçekli çevre düzeni planı hükümleri ile plan açıklama raporu’na ait yapmış olduğu çalışmalar neticesinde;

1.            Amaç

Hedef yılı 1/100.000 ölçekli ÇDP’de 2025 ve Bölge Planı’nda 2023 yıllarıdır. Bu plan ise 2033 gibi çok öte bir yılı hedeflemektedir. Bu durum bir çelişki yaratmayacak mıdır? Yani, mevzuat gereği 1/25.000 ölçekli bu planın yasal olarak uyması zorunlu olan üst ölçekli 1/100.000 ölçekli ÇDP’de zaman farkları olması projeksiyon, sektörel dağılım, alan kullanım kararları, yoğunluk ve nüfus dağılımları gibi konularda sıkıntı yaratmayacak mıdır?

5.5. “Bu durumda, bu planın söz konusu havza kapsamındaki plan kararları özel hükümler doğrultusunda revize edilecektir.” Planın olması gerekirdi.

Üstelik neden bu plan yapılırken göz önünde tutulmuyor da, eleştirilere göre revize edilecek deniliyor.

5.7. “Bu plan kapsamında kalan alanlarda, 3621 sayılı kıyı kanunu ve ilgili yönetmeliklerine uygun olarak onaylanmış olan kıyı yapılarına ilişkin imar planları, bu planda değişikliğe gerek kalmaksızın geçerli olacaktır.” Burada ne demek isteniyor, kıyı yapıları özel durumlar gerektiren yapılardır, plan değişikliği olması gerektiğinde de (örn, Eğirdir, askeri alanı gibi) mi işlenmeyecektir?

5.11. de “Ancak planı bulunmayan alanların imar planları, o belde için belirlenen kentsel nüfus kabulü dahilinde, bütüncül olarak yapılacaktır.” denilirken 5.12.’de “nazım imar planları, o belde için belirlenen nüfus kabulü dahilinde, bütüncül olarak yapılacak olup, uygulama imar planları etaplar halinde yapılabilir.” Denilerek çelişkili bir durum yaratılmaktadır. Planlar bir bütündür ve alt-üst ölçek birlikte ve bütüncül olarak yapılmalıdır.

5.13. “bu planda belirlenen hedef yılı nüfus kabulleri ile onaylı imar planı nüfuslarının çeliştiği durumlarda, kentsel yerleşme alanları etaplar halinde uygulamaya açılacak ya da yoğunluğa ilişkin plan revizyonu yapılacaktır.” Denilerek yine bir çelişki yaratılmıştır. 2033 yılına hiçbir belediye projekte etmiş midir sorusunu plan müellifi cevaplayacaktır. Bunu bilmeden yapılan planın daha sonra etaplara bölünmesi 5. Maddenin tamamı ile çelişmekte olduğu gibi, yoğunluk planı diye bir olgu planlama mevzuatında olmadığı gibi, şehircilik ilkelerine de uymaz.

5.23.9 “Bu plan kapsamındaki organzie sanayi ve sanayi alanlarında,” organize olacaktır.

5.26. “İmar planlarında, özürlü ve diğer hareket kısıtlığı” ilgili mevzuatla “engelli” olması gerekir.

6.1.2.5. “kentsel yerleşme alanlarında, bu planda belirlenen ve aşağıdaki tabloda verilen nüfus kabulleri planlamaya esas olacaktır. imar planlarında bu nüfuslar aşılamaz.”

BU KADAR NET HESAP NASIL YAPILABİLİR?

 Isparta ili ve ilçelerinin 2025 yılı için 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı planlama dönemi nüfusları olarak 3 farklı nüfus yönteminin ortalama değerleri kabul edilmiştir. Buna göre Isparta ilinin 2025 yılı nüfusu 730.000 ile 800.000 kişi aralığında gerçekleşeceği kabul edilmiştir. Bu planda üstelik 8 yıl daha sonrayı ele alan 2033 için toplam 587.000 nüfus hesabı 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı’nın 730.000 ile 800.000 kişi aralığındaki hesabı ile ciddi çelişki yaratmaktadır.  Bu durumda hangisi geçerli olacaktır?

Yine, örneğin 1/100.000 Ölçekli Çevre Düzeni Planı’nda Isparta merkez ilçe nüfusunun 2025 yılında en az 280.000 en çok 311.000 kişi olabileceği kabul edilmiştir. Kentsel nüfusun da projeksiyon değerlerinin altında kalacağı ve 220.000 - 230.000 kişi olabileceği ön görülmüştür.  Planın 2035 yılı hesaplarından yola çıkarak 2033 gibi bir yılı projekte etmesi ya da planda yazıldığı gibi “KABUL” etmesinin bilimsel gerekçesi nedir? Bu kadar net hesapların yapılması, yani nüfus aralıklarının verilmemesi gerçekçiliği engellemez mi? Bu kadar net hesap nasıl yapılabilir?

KABUL EDİLEBİLİRLİĞİ YOKTUR

Bu planda ise aynı değer kabul edildiyse ve en büyük nüfusa sahip merkez ilçe büyümüyorsa (???) kırsalda mı diğer ilçelerde mi neredeyse merkez ilçe nüfusu kadar artış olacaktır ve 213.000 nüfus gibi bir artış olacaktır ki, bu ciddi bir sapmadır ve kabul edilebilirliği yoktur. İki plan arasındaki bu ciddi nüfus farkının acilen düzeltilmesi gereklidir.

DOĞRU HESAPLANMAMASI DEMEK ISPARTA İLİ BAZINDAKİ

TÜM KARARLARI İPOTEK ALTINA ALMAK DEMEKTİR         

Bir plan gelecekteki hesaplarını tutarlı, bilimsel ilkelere dayalı, akılcı ve gerçekçi biçimde yapmazsa tüm plan da hata var demektir. Çünkü bu hesap gross olarak verilir ve il bütünündeki köylerden, kırsal alana, tarım alanlarından, kentsel alanlara, çalışma alanlarından altyapılara kadar tüm alanlardaki tüm nüfus ve yoğunluk ilişkilerini, alan kullanım kararlarını, sektörel hesapları, çalışan sayılarını, konut sayılarını, altyapıyı yani ildeki her türden sosyal, mekânsal, ekonomik, çevresel, idari, akçal, politik vb. kararı doğrudan etkiler. Bunun doğru hesaplanmaması demek Isparta İli bazındaki tüm kararları ipotek altına almak demektir. Bunun kabul edilmesi mümkün değildir ve acilen düzeltilmesi gereken ana omurgadır. Omurganın bozuk olması belin bükülmesi gibi ayağa kalkmamak demektir. Bu sebeple, nüfus ve sektör hesaplarının nasıl yapıldığının, hangi istatistiksel yöntemlerin kullanıldığının, eski yöntemlerle mi çağdaş hesaplama yöntemleriyle mi yapıldığının mutlaka komisyona anlatılması ve raporlanması elzemdir.

6.2.6. KÜÇÜK SANAYİ SİTESİ ALANLARI’nın bakanlık kararı ile kent dışına çıkarılması planlanmıştır. Bu yönde bir çalışma yapılmış mıdır? Plan yaparken bu durum geçerli olmasa bile bunun şimdi revize edilmesi gerekmez mi?

6.13. ASKERİ ALANLAR da yine kent dışına çıkarılması planlanan kullanımlardandır. Isparta için önemli olan askeri alanların nereye taşınacağının ve yerlerine hangi kullanım getirileceğinin de tespit edilmesi gerekmez  mi?

7. EKLER

EK-1. EĞİRDİR GÖLÜ HAVZASI ÖZEL HÜKÜMLERİ’nin de projeksiyon yılı 2020’dir. Bu tarihten sonra koruma kararları ne olacaktır? Yani 2020-2033 arasında özel hükümler devam edecek midir? Oluşan boşlukta hangi plan hükümleri geçerli olacaktır?

EĞİRDİR İLÇESİ 1/25000 ÖLÇEKLİ ÇEVRE DÜZENİ PLANINA YAPILAN İTİRAZLAR

-İlçemizin mevcut İmar Planı sınırları korunmuş olup ilçemizin gelişmesi için mevcut gelişme alanları yeterli değildir. Bazı alanlarda (Boğazova Mevkii, Kovada Yolu üzeri) gösterilen alanlar ise tarım arazisi olup meskûn alana uygun değildir.

-Söz konusu taslak halinde olan 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planında ilçemiz İmar Planı Sınırları içerisinde kalan yapılaşma şartı emsal=0,05 olarak belirtilen tarımsal karakterli yerleşim alanı olarak gösterilen elma bahçelerinin bulunduğu alanlar gelişme alanı olarak gösterilmiştir. Fakat bu alanlar mevcut yerleşimlerin olduğu meskûn sahalardır. Bu alanların gelişme alanı olarak gösterilmesinin kentin gelişmesi için bir yararı bulunmayacaktır.

-Yoğunluklu olarak Konya Yolu üzerinde bulunan depolama alanları Çevre Düzeni Planında gösterilmemiştir. İlçemizin ekonomisi açısından bu alanların gösterilmesi ve ilave depolama alanlarının planlanması gerekmektedir. ( Belediye sınırları, Yukarıgökdere Köyü, Serpil Köyü, Balkırı Köyü, Mahmatlar Köyü dahil olmak üzere)

-İlçemizin Sevinçbey Köyü ile olan sınırına doğru gelişme alanlarına ihtiyacı vardır. Ayrıca Çevre Düzeni Planında gösterilen turizm alanı gölden oldukça uzakta bulunmakta olup turizm alanının Miskinler Tepesinin olduğu bölgede planlanması ilçemiz açısından çok daha fazla yararlı olacaktır. İlave olarakta yine Sekibağ Mahallesi Akpınar Köyünün bulunduğu bölgede turizm tesis alanı planlanması gerekmektedir.

-Eğirdir Kemik Eklem Hastalıkları Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesinin bulunduğu alan Çevre Düzeni Planında Meskûn Konut Alanı olarak gözükmekte olup sağlık tesis alanı olarak gözükmesi gerekmektedir.

-Yeşilada Mahallesi III. Derece Doğal Sit Alanı iken Çevre Düzeni Planında buna yer verilmemiştir.

-Menderes Mahallesi Köprübaşı Mevkiinde ve Yazla Mahallesinde üniversite alanı gösterilmemiştir.

-Kızılçubuk Mahallesi Köprübaşı Mevkii meskûn saha olmadığı halde söz konusu planda meskûn alan olarak gösterilmiştir.

-Isparta – Konya Çevreyolu Eğirdir merkezine uğramadan Sevinçbey Köyü civarından planlanması gerekmektedir.

-Yukarıgökdere Köyü sınırları içerisinde arıtma tesisinin planlanması gerekmektedir.

SOSYO-KÜLTÜREL ALTYAPIYA YÖNELİK ÖNERİLER BULUNMAMAKTADIR

Her iki rapor bütünü de genel olarak verilmiştir. Detaylı nüfus, göç ve yoğunluk hesapları bulunmamaktadır.  Bağımlılık oranları, aile büyüklüğü, kentsel ve kırsal konut sayısı, yoğunluğu ve ihtiyacı gibi ayrıntılı çözümlemelerin de yapılmadığı görülmektedir.  Sektörel ve ekonomik çözümlemeler yapılmamıştır. İstihdam, iş kolları, gelir, yatırım gibi konulara hiç değinilmemiştir ve stratejiler geliştirilmemiştir. Isparta’da yaşayan insanların gereksinim duyacağı sosyo-kültürel altyapıya yönelik öneriler bulunmamaktadır. Sağlık, eğitim, vb donatılar ve altyapı ile ilgili öneriler yetersizdir. Kırsalla ilgili mevzuat dışında bir ekstra karar getirilmemiştir. Enerji (özellikle alternatif enerji) ile ilgili öneriler mevzuatın ötesine geçmemektedir. Lojistik ve iletişim altyapısı ile ilgili önerilere rastlanamamıştır. Haberleşme altyapısına yönelik öneriler yoktur. İleri teknoloji ve teknolojik altyapı, ar-ge ve inovasyonla ilgili hiçbir kavrama rastlanamamıştır. Dünyadaki trend olan teknolojik altyapı ve gelişim planlarda yoktur.

TOPRAK, HAVA VE ÇEVRESEL KİRLİLİK KONULARININ DA DETAYLANDIRILMASI GEREKİR

Çevresel kaynaklar ve kirlilik yeterli düzeyde değerlendirilmemiştir. Sadece su kirliliği değil toprak, hava ve çevresel kirlilik konularının da detaylandırılması gerekir. İl ölçeğinde kurumların ve yatırımların düzeyi konusunda bilgilendirme olmadığı gibi, bu yatırım projelerinin detaylına rastlanmamaktadır.  Küresel, ulusal ve bölgesel politikalar, plan kararları ve stratejiler planda tüm sektörler ve alan kullanım kararları üzerinde ne kadar etkilidir anlaşılamamaktadır. İdarece hazırlanan teknik rapora göre;  İl Merkezindeki otogar alanı yerine yeni otogar alanı olarak değiştirilmesi, Otogar kuzeyinde bulunan imar yolu ulaşım hiyerarşisi içerisindeki planlamadan çıkarılacaktır.

YİNE İKİ KAVŞAK YÜKÜ EĞİRDİR YOLUNA BİRLEŞTİRİLMİŞ

Isparta Eğirdir yolu üzerinde kesişen çevre yolları tek kavşakta düzenlenmemiştir.  Yine iki kavşak yükü Eğirdir yoluna birleştirilmiştir. Önceki 2 adet görünen çevre yolu mantığı bir tanesi çevre yolu, diğeri ise  şehiriçi yolu gösterilerek düzeltilmeye çalışılmışsa da Eğirdir yoluna yük aynı yük olacaktır. Toplama yolunun kaldırılması gerekmektedir. Önereceğimiz yol sorulursa Askeriye ve Sanayi alanlarının yapılacak yerlerinin haritada belirlenmesi sonrası önerilecektir.

KOÇTEPE YOLUNUN 1. DERECE GENİŞ YOL OLMASI GEREKİR

Isparta- Koçtepe arasındaki yol 1. Derece geniş yol olması gerekmektedir. Organize Sanayi esnafı nın gidiş gelişi bu yoldan yapılarak kısa olan yolda ekonomik katkı sağlanacaktır. Aynı zamanda mevcut İstanbul yolu yoğunluğu azalacaktır. II. derece yol yapılarsa bu yolda ağı vasıta araçlar geçemeyeceği için rantabl görülmemektedir.

EN BÜYÜK HANDİKAPLARDAN BİRİ DİĞER PLANLARLA KURULAMAYAN ETKİLEŞİMDİR

Çevre Düzeni Planı, Isparta’nın il bütününde gelecekteki gelişimini bağlayan veya sağlamaya çalışan en önemli plandır; bir anlamda bölgesel, kentsel, kırsal ve yerel büyüme, gelişme ve kalkınmayı sağlayacak en önemli, kritik parametreleri ve politikaları içermesi ve stratejiler ortaya koyması gereken, üst ölçekli bir plandır. Bu planda görülen en büyük handikaplardan biri diğer planlarla kurulamayan etkileşimdir. Kalkınma Bakanlığı’nın Aralık 2013’te yürürlüğe koyduğu ve ulusal ölçekte hazırladığı “onuncu kalkınma planı (2014-2018)” Aralık 2014 tarihli “bölgesel ulusal gelişim stratejisi (bgus) (2014-2023)”,  “karacaören 1 ve 2 baraj gölleri ve havzası özel hükümleri”, “Eğirdir gölü özel hükümleri” daha önce yapılan ve yürürlükten kalktığı zannedilen zamanın Çevre ve Orman Bakanlığı tarafından yaptırılan “Konya-Isparta 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı”, Yine aynı şekilde Dereboğazı yolu Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA) tarafından yapılan “bölge planı”, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nın Şubat 2015’te yayınladığı “Isparta ili tarımsal yatırım rehberi” Isparta Valiliği’nin hazırladığı “Isparta kırsal kalkınma planı” gibi birçok ve farklı üst ölçekli planlar yanı sıra alt ölçekte belde ve belediyelerce yapılan her türden imar planlarının da bu kapsamda değerlendirilmesi, her planla etkileşimlerin kurulması, üst ölçekli planlardan hükümler alınarak işlenmesi, alt ölçeklerden de imar planı kararlarının bu plana referans olması gerekirdi diye düşünmekteyiz.

YETERLİ, KAPSAYICI VE ÇÖZÜM ÜRETİCİ OLDUĞU SORULARI YANIT BULAMAMAKTADIR

Plan hiyerarşisine uymayan, plan kararları arasında etkileşim sağlamayan, hem ulusal, bölgesel hem de yerel plan kararlarını dikkate almayan bir plandan bahsediliyor demektir ki, bu durumda da planın ne kadar gerçekçi, yeterli, kapsayıcı ve çözüm üretici olduğu soruları yanıt bulamamaktadır. Bu soruların yanıtlanmasıyla daha sürdürülebilir, kalkınmış, toplumsal farkındalığının yüksek olduğu, toplumsal ve yerel sorumlulukların ve üstlenmenin sağlandığı, daha inovatif ve yaratıcı, daha güvenli, sağlıklı ve erişebilir olan, teknolojiyi kullanabilen ve geliştiren, ömür boyu ve birlikte öğrenme süreçlerini gerçekleştiren, yerel-özgün kültürünü koruyan ve küresel kültürle birleştirebilen, daha yaşanabilir bir Isparta’dan bahsetmek mümkün olabilecektir.

GERÇEKÇİ KARARLAR, STRATEJİLER VE UYGULAMA POLİTİKALARI ÜRETEN BİR BELGE OLMALIDIR

Hiçbir plan, sadece mevcut durumun ya da üst ölçekli planın hâlihazır haritalara işlenmesinden ibaret değildir, dolayısıyla da Çevre Düzeni Planı gibi bir plan da geçmişle bugünü, bugünle geleceği kıyaslayan ve gerçekçi kararlar, stratejiler ve uygulama politikaları üreten bir belge olmalıdır. Bunun aksini düşünmek bile abestir.

Isparta İli ve tüm ilçelerinde yaşayan halkın gereksinimleri, talepleri ile özel sektörün gelişiminden daha çok, resmi kurum ve kuruluşların mekânsal gelişimlerini karşılayan bir ÇDP planlanmış olup, zaten ciddi sosyo-ekonomik, mekânsal, çevresel gelişim ve kalkınma sorunları olan, yasal ve yönetsel sorunları olan ve hızla ve homojen olarak kalkınmak isteyen Isparta İli daha da kısıtlanmış ve çevre illerle her türden ekonomik ve mekânsal bağlantısı kopuk bir il haline gelmiştir ya da getirilmiştir. Sosyo-ekonomik kalkınmasını sağlamış, kentsel ve kırsal yaşam kalitesiyle imrenilen ve gelecek nesillere devretmekten gurur duyacağımız, yaşayan ve yaşatan bir marka şehir ve il ülküsüne ulaşmak isteyen, “Geleceğin Isparta’sı” için daha özenli, yeterli, gerçekçi, kapsayıcı, kapsamlı, akılcı, çözüm üretici, bilimsel, yerel gerçekleri, ihtiyaçları ve talepleri gözeten bir il ölçekli Çevre Düzeni Planına (ÇDP) ihtiyaç olduğu kesindir.

Bu nedenle 1/25.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı ile ilgili olarak İl Genel Meclis kararları doğrultusunda gerekli teknik düzeltmeler yapıldıktan sonra değerlendirilmek üzere tekrar İl Genel Meclis Gündemine getirilmesi komisyonlarımızca uygun mütalaa edilmiştir.”

 

 

Bu haber 647 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...