“KONUŞAN DEĞİL, SUSAN TÜRKİYE ARZULANMAKTA”

28 Temmuz 2017 18:32

Bağımsız Isparta Milletvekili Nuri Okutan parlamentonun gündemindeki içtüzük değişikliğinin amacının muhalefetin sesini kısmak olduğunu belirterek, “bu husus parti devleti olmanın ve tek adam rejiminin tabii bir sonucudur” dedi.

Bağımsız Isparta Milletvekili Nuri Okutan TBMM'de basın toplantısı düzenledi. Nuri Okutan görüşülmekte olan içtüzük değişikliği başta olmak üzere gündemdeki konuları değerlendirdi.

Nuri Okutan, “Bizim TBMM İçtüzüğü ile ilgili itirazlarımız sadece kendimiz için değil, iktidar milletvekillerinin de hukukunu koruma adınadır. Çünkü bu içtüzükle iktidar muhalefet ayrımı gözetmeksizin bütün milletvekillerinin, dolayısıyla milletin sesi kısılmakta, tesis edilen yeni rejimle ‘konuşan Türkiye’ değil, ‘susan Türkiye’ arzulanmaktadır.” Şeklinde konuştu.

Nuri Okutan’ın basın toplantısı metninin tamamı şöyle:

“Değerli Basın Mensupları,

Basın toplantımıza hoş geldiniz diyor, katılımınızdan dolayı teşekkürlerimi sunuyorum.

Parlamentonun gündeminde olan içtüzük değişikliğinin temel amacı, muhalefetin sesini kısmaktır…

Bu husus parti devleti olmanın ve tek adam rejiminin tabii bir sonucudur.

37. Maddedeki değişiklik teklifi ile bir milletvekilinin yasa tekliflerinin gündeme alınmasına ilişkin tüm yasama döneminde bir istemde bulunabilmesi ve haftada bir Salı günü tek milletvekilinin isteminin görüşülebilmesi ile Meclis TV yayınına ve milletvekillerinin genel kurul konuşmalarına getirilen süre kısıtlamaları bunun açık göstergesidir.

Şu bilinmelidir ki; muhalefet partilerinin seslerinin kısılması parlamentoyu zayıflatacaktır.

Sonuçta zaten buzdolabına kaldırılmış olan demokrasimiz böylelikle ağır bir darbe daha alacaktır.

Muhalefetin sesinin kısılması otoriter ve baskıcı her idarenin istek ve arzusudur.

Ne yazık ki bu istek sadece antidemokratik yönetimlerde gerçekleşebiliyor.

İç tüzük değişikliği Türkiye’de muhalefetin nefessiz bırakılmasının ve demokrasimizin tepetaklak aşağı doğru gitmesinin açık bir göstergesidir.

Şimdiden uyarıyoruz. Hiçbir parti ilanihaye iktidarda kalamaz.

Her iktidarın bir gün muhalefete düşmesi kaçınılması mümkün olmayan bir akıbettir.

Gelin yarın çok şikayetçi olacağınız bir düzenlemeyi, bugün kendi elinizle yapmayın.

Bugün buradan ilan ediyoruz. Bizim milletimize bir sözümüz var. Şaibeli referandumla meşruiyetten yoksun olan anayasa değişikliğini ve şimdiki antidemokratik TBMM içtüzük değişikliğini kaldırıp atacağız.

Hukuku, demokrasiyi ve özgürlükleri eksene alan yeni bir anayasa ile muhalefetin haklarını garanti altına alan bir TBMM İçtüzüğü yapacağız.

Değerli Basın Mensupları,

TBMM içtüzük değişikliğinde bizi asıl üzen MHP’nin ve Sayın Genel Başkanının tavrıdır.

Peki, Sayın Bahçeli bunu neden yapıyor olabilir? Hadi referanduma konu olan Anayasa değişikliğine verilen desteği koltuk koruma amacına bağlayalım.

Ancak TBMM İç Tüzüğünde değişiklik yapıp muhalefetin sesini kısmaktan Sayın Bahçeli’nin ve MHP’nin kazanacağı bir şey olmaması gerekir.

O zaman akla başka bir şey geliyor.

Anadolu’da zalimin hidayeti ve ıslahı için dua edilmez… Zalime sadece “Allah zulmünü artırsın” denir. Bunun sebebi de zulüm artıp bütün hadleri aşınca Allah’ın zalimi cezalandıracağına olan inançtır.

Sayın Bahçeli Ak Parti’nin zulmünü artıracak imkanları ve fırsatları onlara cömertçe sunuyor. Hem de “kavli dua” ile değil “fiili” olarak. Üstelik tüm siyasi geleceğini bitirme pahasına.

İnsan düşünmeden edemiyor. Acaba Sayın Bahçeli Ak Parti’nin zulmünü tırmandırıp ilahi gazabı harekete geçirmeye mi çalışıyor.”

Bizim TBMM İçtüzüğü ile ilgili itirazlarımız sadece kendimiz için değil, iktidar milletvekillerinin de hukukunu koruma adınadır. Çünkü bu içtüzükle iktidar muhalefet ayrımı gözetmeksizin bütün milletvekillerinin, dolayısıyla milletin sesi kısılmakta, tesis edilen yeni rejimle “konuşan Türkiye” değil, “susan Türkiye” arzulanmaktadır.

Her şeye rağmen milletimiz umutsuzluk içinde olmasın. Baskı ve zulüm politikaları sonsuza kadar payidar olmayacaktır.

Milletimiz kendi sinesinden çıkaracağı evlatları vasıtasıyla bu ülkede demokrasiyi, özgürlükleri, hukuku ve adaleti tam ve kamil manada bir gün mutlaka gerçekleştirecektir.

Katılımınızdan dolayı tekrar teşekkür ediyor, hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.”

 

Bu haber 619 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...