SDÜ Hastanesinden Böbrek Rahatsızlığı Tanı ve Tedavi Yöntemleri Hakkında Bilgilendirme

2 Kasım 2017 14:25

Süleyman Demirel Üniversitesi Araştırma Uygulama Hastanesi tarafından düzenlenen “Halk Günü” etkinlikleri kapsamında İç Hastalıklar Anabilim Dalı Öğretim Üyeleri Prof. Dr. Rengin Elsürer Afşar ile  Prof. Dr. Barış Afşar kronik böbrek rahatsızlığı tanı ve tedavi yöntemleri konusunda önemli bilgiler verdi.Araştırma Uygulama Hastanesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen konferansta, Prof. Dr. Rengin Elsürer Afşar, “Eskiden böbrek içi fonksiyonlarının bozulması şeklinde tanımladığımız kronik böbrek yetmezliğini, artık böbrek fonksiyonları bozulmadan tanılara bakarak erken tanısını koyabiliyoruz. Bunlar neler? Böbrekte rastlanan herhangi bir anormallik, fizyolojik anormallik, anatomik anormallik gibi teşhisleri artık kronik böbrek hastalığı olarak tanımlıyoruz.” dedi.

Ülkemizde ve dünyadaki kronik böbrek yetmezliği verilerine bakarak dünyada %10, ülkemizde de %15 civarında böbrek rahatsızlığı bulunan hastanın bulunduğunu dile getiren Afşar, bu oranın 2000 yılından bu yana iki kat arttığını yani her 6 kişiden birinin kronik böbrek hastası olduğunu söyledi.

Konuşmasının devamında kronik böbrek hastalığının risk faktörlerine değinen Afşar, “İleri yaş, ailede KBH öyküsü, böbrek kitlesinde azalma, ırk, düşük sosyoekonomik durum, düşük eğitim gibi faktörler  bu hastalığın riskini artırıyor. Bunun yanı sıra kırsal yerleşim, kadın cinsiyeti, yaş ve diyabet gibi hastalıklar da bu riski arttıran faktörler arasında.” şeklinde konuştu.

Kronik böbrek yetmezliğinin evreleri hakkında da konuşan Prof. Dr. Rengin Elsürer Afşar “ Kronik böbrek yetmezliğini önlemek için öncelikle düzenli egzersizler yapılmalı, sağlıklı beslenmek özellikle de tuz tüketimine dikkat etmek, ideal vücut ağırlığını korumak, yeterli sıvı tüketmek, sigara ve aşırı alkol tüketiminden kaçınmak bu konuda dikkat edilmesi gereken önemli noktalar.” dedi.

Erken tanı ve tedavinin bu hastalık için çok önemli olduğunu belirten Afşar tedavi aşamasında aslında en önemli noktanın erken teşhis olduğunu söyledi ve ekledi: “Tanı konulduktan sonra hastaya tedavi yöntemleri arasından diyaliz, hemodiyaliz, transplantasyon, ve peritondiyaliz tedavilerinden uygun olanı belirliyor ve hastanın sağlığına kavuşması için çabalıyoruz.”

Etkinlik kapsamında katılımcıların sorularını yanıtlandıran Prof. Dr. Barış Afşar da tuz tüketiminin önemine değinerek, ülkemizde tuz tüketiminin çok fazla olduğuna dikkat çekti. Dünyada en fazla tuz tüketen ilk üç ülke içerisinde Türkiye’nin de olduğunu belirten Barış Afşar, sağlıklı yaşam için dikkat edilmesi gereken hususları anlattı.

 

 

 

Bu haber 560 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...