“Kazanan bir belediye olarak çalışıyoruz”

14 Kasım 2017 18:27

Türk Eğitim Sen’in 6. Genel kurul toplantısında konuşan Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın, belediye çalışmaları hakkında açıklamalarda bulundu.

Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın açıklamasında şunlara yer verdi. “Isparta Belediyesi sadece belediye gelirleri ile hareket etmeyen para kazanan bir belediyedir. Ortadoğu’nun en büyük bims fabrikasında günlük 80 bin üretimle, yaklaşık 400 bin TL gelirimiz var. Aynı zamanda 6-7 ay önce kurduk, çöp deponi tesisimizde elektrik üreten bir fabrika, oradan da aylık 300 bin TL gelirimiz var. Bunun yanında taş fabrikamız var. Evet İller Bankasından da bir gelirimiz var. Fakat zaten öğrencilerin büyük bölümünün adresi Isparta değil. Öğrencilerden adresi Isparta olanların oranı %5 civarında. Öğrencilerin %95’inin adresi Isparta’da değil. Böyle olunca İller Bankası gelirlerimiz oldukça az. Buna rağmen kazanan bir belediye olarak çalışıyoruz.

Isparta Belediyesi alt yapı sorununu yaklaşık iki yıl önce tamamen çözdü. Buna karşılık lokal sorun yaşanan bölgelerde hemen çözüm üretiyoruz. Örneğin Gülistan Mahallesinde Pazar yerini su basıyormuş, biz hemen Pazar yerinin üzerindeki yoldan aşağıdaki ana boruya 400 metrelik bir hatla bu sorunu çözüyoruz. Bu şekilde bizim yaptığımız gibi altyapı sorununu temelden çözmüş başka bir belediye yok. Türkiye’de bütün şehirleri kuvvetli bir yağış olduğunda su basıyor. Maalesef buna rağmen altyapıya hiçbir belediye önem vermiyor. Biz bu sorunu hem de İller Bankası ihalesi ile değil kendi imkanlarımızla çözdük.

Bodrumdan yer kazanmak için yerin altına ev yapılıyor. Bodrum katlar yapılıyor. Oysa inşaatta su basmanı diye bir şey vardır. Evler su basacak zeminden 80 santim yukarı yapılır. Bizde zeminden 3 metre aşağıya kazılarak yapılan yerler su basmanı olmuyor, su çukuru oluyor. Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir inşaat şekli yok. Bu nedenle ben ilk göreve geldiğimde Isparta’da 580 evi su basardı. Bugün yağmur suyunu evin giderine bağlamak yada tesisatta hata yapmak gibi bir şey olmadığı sürece su basan ev yok. Bu çukura ev yapma geleneği altyapısı muazzam görülen Avrupa’da dahi olsa altyapı sorununu çözemezlerdi.

En önemli en büyük projem alt yapı sorununu çözmekti. Geldiğimden bu yana bu işle uğraşıyorum. Biz bu işlere başladığımızda ‘bu adam enayi, bu adam paraları yerin altına gömüyor. Bu adam saf, bu paraları bu işlere ayıracağına yerin üzerini güzelleştirip oyunu artırsa ya!” diyenler oluyordu. Ama bugün kimin saf olduğu ortaya çıktı. Biz bu çalışmayı yaptık ve TÜİK araştırmasında Isparta iki yıldır üst üste açık ara ile birinci oluyor. Hatırlayın eskiden o sel su alan yerleri. Şimdi nerede o sel suları?

Alt yapı işlerini tamamladık ve şimdide üst yapı işlerine başladık. Mesela bin ton mermerden bir Ergenekon müzesi yapıyoruz. İnşaatı başladı. Kirazlı Dereye Dede Korkut Müzesi yapıyoruz. Bu müzelerin önemi 15 Temmuzdan sonra daha fazla anlaşıldı. Türkiye’de Ergenekon, Balyoz operasyonları yapıldığında biz bu süreci gördük. 7 sene önce Ergenekon operasyonları yapılırken Genel Başkanımızın yanına gidip ‘nasıl olur bu iş Türkün destanı nasıl dava konusu olur’ demiştik. Ergenekon’un operasyon değil destan olduğunu oralarda göstereceğiz. Çünkü büyük milletler destansız olmaz”.

 

 

Bu haber 550 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...