Haberler
Başdeğirmen’den Yeni Yıl mesajı
“Eğirdir, Allah’ın elinin boş zamanında yarattığı bir şehir”
12 Şubat 2018 18:50
Eğirdir Belediye Başkanı Ömer Şengöl, Sakin Şehir Eğirdir’in öyküsünü anlattı. Başkan Şengöl, “Sakin Şehir Konsepti sayesinde Eğirdir sürdürebilir bir kimlik ve kalkınmışlık modelini sonuna kadar sergiliyor ve sergilemeye devam edecektir” dedi.
Isparta’nın şirin ilçelerinden Eğirdir, yılın 12 ayı güzelliklere sahip. Spor aşığı Belediye Başkanı Ömer Şengöl, Sakin Şehir Eğirdir’in öyküsünü anlattı.
Başkan Şengöl “Sakin Şehir Konsepti sayesinde Eğirdir sürdürebilir bir kimlik ve kalkınmışlık modelini sonuna kadar sergiliyor ve sergilemeye devam edecektir.” dedi.
İşte o röportaj:
-”Sakin Şehir” konsepti, yavaş yaşamı ele alan bir yaşam felsefesi olarak görülüyor. Ve bu felsefe; yerel/ bölgesel bazda sürdürülebilirlik olarak da değerlendiriliyor. Eğirdir, Cittaslow statüsüne kavuşmakla, sürdürülebilir bir kalkınmışlık modeli sergiliyor mu sizce?
-Ömer Şengöl : Sakin Şehir Konsepti sayesinde Eğirdir sürdürebilir bir kimlik ve kalkınmışlık modelini sonuna kadar sergiliyor ve sergilemeye devam edecektir.
- Sakin Şehir’ ler, aynı zamanda bir marka şehir olarak da anılıyor. Sizce Eğirdir, bir “Marka Şehir” midir?
-Ömer Şengöl: “Her zaman söylediğimiz gibi Eğirdir, Allah’ın elinin boş zamanında yarattığı bir şehir. Zaten marka bir şehirdi. Cittaslow sayesinde bunu onaylamış olduk. Tabi ki Eğirdir Marka Şehir’dir.
-. Eğirdir’ de çevresel değerler, tarihi ve kültürel dokunun korunması bağlamında belli bir standardı yakalayabilmiş yada geçmiş midir sizce?
-Ömer Şengöl: ’Tam anlamıyla yakaladı denemez. Çok kolay değil, zaten bunun için çaba sarf ediyoruz. İnşallah en kısa zamanda yakalayacaktır.
-Yavaş Kent / Sakin Şehir / Cittaslow kriterlerinden Eğirdir hangisini sizce yakalamış değil?
Ömer Şengöl: Eğirdir’deki pek çok yatırım Cittaslow müracaatından önce düşünülerek gerçekleştirildi. Bazılarını da iyileştirmeye devam ediyoruz.
- Bir örnek vermek gerekirse; Yerel Ürünlerin korunması, Çevre ve Altyapı Politikalarının hayata geçirilmesi, Farkındalık yaratılması gibi konularda, sakin şehir konseptine uygun bir fotoğraf görebiliyor muyuz Sakin Şehir Eğirdir’e baktığımızda?
Ömer Şengöl: “Tabi ki gösteririz. Kooperatiflerimiz eliyle veya belediyemiz 1965’den beri yerel ürünlerin korunmasını ve çevreyle ilgili alt yapı çalışmalarını sürdürüyor. Türkiye’deki ilk kanalizasyon arıtma tesislerinden birini yaptık ve bugüne kadar düzenli olarak çalıştırıyoruz.
-Bisiklet ve Bisikletli yaşam; Sakin Şehir’ in olmazsa olmazı. Eğirdir’ in kırsal kalkınma planında da Adalara kadar uzanan Bisiklet yolu var. Bisiklet Yolu ile ilgili bir yavaşlama yada kimi kesimlerden bir rezistans (direnç) gördünüz mü yada karşılaştınız mı?
-Ömer Şengöl: Bisiklet yolu ile ilgili hiç bir olumsuz tepki almadık. Eylem veya söylem görmedik. Herkes çok iyi, hatta fevkalade olduğunu söylüyor, bu da bizi mutlu ediyor, şevkimizi artırıyor.
-Bundan böyle, isminiz Sakin Şehir’le özdeşleşmiş oluyor. Eğirdir’i Cittaslow yapan başkan olarak anılacaksınız.. Bu, nasıl bir duygu sizce?
Ömer Şengöl : Benim yalnız Cittaslow’la değil sayamayacağım kadar ilklerim var, her yaptığımı birilerine yaranmak veya reklam olsun diye değil, bir Eğirdir aşığı olarak Eğirdirlilere hizmet olsun diye yaptım ve yapıyorum. Allah ömür verdikçe de yapmaya devam edeceğim.
SAKİN ŞEHİR / CİTTASLOW
Cittaslow, ismini İtalyanca şehir anlamına gelen “citta” ve İngilizce yavaş anlamına gelen “slow” sözcüklerinden alıyor. Sakin şehir veya yavaş şehir olarak Türkçemize giren bu şehir hareketi; İtalya’da 1999 yılında, ilk sakin şehir seçilen Chianti ile başlıyor.
“Bu hareketin temelinde; büyük yerleşimlerin kaotik ve baş döndürücü yaşantısına alternatif olarak, daha sakin bir yaşam biçiminin inşa edildiği, kentin kültürel ve doğal mirasının sahiplenildiği, küreselleşen dünya karşısında, kentin yerel kimliğinin korunduğu, fastfood tipi yemek tarzı, restoran zincirleri yerine, yerel gıda üretiminin desteklendiği şehirler ağı oluşturmak yatıyor. Dünya üzerinde, sakin şehir olmak için başvurarak, cittaslow kriterlerini karşılayıp bu unvanı almaya hak kazanan 30 ülkeden, 200’e yakın şehir var. Amblemleri ise salyangoz.” Yavaş şehir felsefesi; yavaş yaşamı ele alan bir yaşam felsefesidir. Destinasyon ve şehir pazarlamasının, stratejik bir biçimde yapılmasıdır. Yeni bir turizm pazarlaması biçimidir. Yerel, bölgesel bir kalkınma ve sürdürülebilirlik göstergesidir. YAVAŞ ŞEHİRLER, aynı zamanda birer marka şehirdir. Çevre, peyzaj, enerji konularında belli bir standardı geçmektir. Bir iletişim konsepti, bir şehircilik platformu ve farkındalığı olan şehirdir. Ve sakin şehir TURİZM İMAJINI değiştirir. Yavaş yaşam, yavaş yemek, yavaş kent, yavaş turizm, yavaş işletmecilik, yavaş para, yavaş ticaret denince akla SAKİN ŞEHİR / CİTTASLOW gelir. Yavaş şehirler temelde, mahalli değerlere sahip çıkarak, çevreye saygılı olan yaşam tarzını hedefler. Bir şehrin bu sıfatı kazanabilmesi için, yavaş şehirler birliğinin koyduğu kriterlere uyma konusunda, 59 şartlı sözleşme imzalanması gerekmektedir. Bu kriterlerden belli başlı olanları şunlardır:
Üyelik için nüfusun 50.000’ den az olması gerekmektedir.
Kentler geleneksel yapılarını korumalıdır.
Arabalar şehir merkezinden çıkarılmalıdır.
Yerel ürünler kullanılmalıdır.
Yenilenebilir enerji kullanılmalıdır.
Süpermarket fastfood restoranları olmamalıdır.
Yerel ürün satan işletmeler desteklenmelidir.
Kent dokusu korunmalıdır. • Eski yapılar restore edilmelidir. • El sanatlarının korunması gerekmektedir.
Gürültü kirliliği kesilmelidir. • Havanın ve kent yaşamının kalitesi yükseltilmesi gerekmektedir.
Organik ürünlerin üretilmesi ve tüketilmesinin artırılması için çalışmalar yapılmalıdır.
Konukseverlik olgusunun korunması gerekmektedir.
Şu anda Türkiye’ de 14 şehir, Cittoslow / Sakin şehir statüsüne kavuşmuştur. Bunlar: Seferihisar – İzmir, Gökçeada – Çanakkale, Akyaka – Muğla, Perşembe – Ordu, Halfeti – Urfa, Şavşat – Artvin, Taraklı – Sakarya, Uzundere – Erzurum, Yenipazar – Aydın, Yalvaç – Isparta
Yükleniyor...