“Sepetlerinde pamuk yok!”

6 Şubat 2013 18:16

Terziler Odası Başkanız Yaşar Doğan, manidar cümlelerle Milletvekillerimizin durumunu ortaya koydu. Doğan, “Sen Ankara’ya giderken, sepetin ve pamuğun yoksa orada hangi yastıkta yatacaksın? Rahat uyuyabilecek misin ki sen? Ama burada sivil toplum örgütlerinden, dolaştığın kapılardan pamuk götürürsen orada rahat uyursun” dedi.

Terziler Odası Başkanı Yaşar Doğan,  seçilmişlere önemli tavsiyelerde bulundu. Özellikle seçilmişlerin demokrasiye ihanet etmemesi gerektiğini savunan Doğan, “Talip olan insanlardan da ricamız budur. Kim hizmet edecekse o gelsin” dedi.

ISPARTA’DA MİLLETVEKİLİ YOK!

Doğan, şöyle de bir kanıya vardığını belirterek “Isparta’da milletvekili yok” diye konuştu. Milletvekillerinin hiçbirisinin seçildikten sonra odalarını ziyarete gelmediğini ifade eden Doğan, şunları söyledi: “Sen Ankara’ya giderken, sepetin ve pamuğun yoksa orada hangi yastıkta yatacaksın? Rahat uyuyabilecek misin ki sen? Ama burada sivil toplum örgütlerinden, dolaştığın kapılardan pamuk götürürsen orada rahat uyursun. Onun için idareye talip olacak arkadaşların sağduyulu düşünmesi lazım. Toplumla beraber olması lazım. Geçmişte bazı olaylar olmuştu. Bu olaylardan dolayı sandığa gitmemişlerdir. Ülkenin en iyi idare şekli demokrasidir, sandıktır. Seçilen insanların demokrasiye ihanet etmemesi lazım. Talip olan insanlardan da ricamız budur. Kim hizmet edecekse o gelsin.

DEMOKRASİNİN OLMADIĞI YERDE İDARECİLİK OLMAZ

Biz zamanında çok konuştuk, yapılacak şeyleri yaptık. Dedik ki; Isparta’ya lazım olan şeyler var. Birincisi; her yapılan işte üniversitenin de altında imzası olsun. İkincisi; bu sadece üniversite ile olmaz, organize sanayileşen dünyada Isparta’nın da sanayileşmesi lazım dedik. Sadece halı yetmez, gül yetmez, başka sanayilerin de yapılması lazım dedik. Üçüncüsü; gelinip gidilmesi için yolların, havaalanının, muhakkak bağlanması lazım dedik. Dördüncüsü; Antalya yolunun hemen açılması lazım dedik. Bunların da hayata geçirilmesi için teşvikin yapılması lazım dedik. Bunun dışında birlik ve beraberliğin olması şart dedik. Bunlar sağlanmaya çalışıldı. Bugünün şartlarında bunda bizim sadece manevi yönden katkımız oldu. Hizmet edenlerle beraber olduk, bir şeyler yapmaya çalışanlarla beraber olduk, birlik içinde olmaya çalıştık, birlikten yana olduk sadece. Ama bugün Isparta’nın tek sorunu birlik olmaması. Birlik olmadan hiçbir şey yapılamaz. Ben demokrasiye inanıyorum. Sandığa saygılı bir kişiyim. Demokrasinin olmadığı yerde idarecilik olmaz. Otoriter rejim olur. A partisi veya B partisi. Her partinin kafasındaki yapı vatandaşa hizmet, memlekete hizmet odaklı olacak. Bu dediklerim Isparta’da görülse zaten konuşulmaz.

ESNAF ZEKÂT VERİLECEK DURUMA GELDİ

Öte yandan esnaf çok sıkıntıda. Benim esnafımın bir kısmı zekât verilecek duruma geldi. Geçmişte Isparta’nın sosyalitesini esnaf ve sanatkârlar temin ederdi. Ama bugün o esnaflar kalmadı. Şimdi bakıyorum, terzi kalmadı. Isparta esnafı, vergi alınamayacak duruma geldi. Bu bir kayıptır. Devlet eğer esnafını kaybederse bu insanlar nereye gider. Esnafın, sanatını idame ettirecek şekilde muhafaza edilmesi lazım. Sanatkâr bu ülkenin orta direğidir. Orta direk yıkılırsa, ülke çatırdamaya başlar. Sanatkârın eli beceriklidir. En kötü şartlarda bile, harpta dahi sanatkâr insan lazım. Bu insanların bu ülkede olması şart. Esnaf, dağdaki çobandan, vilayetteki Vali bey’e kadar herkesin nabzını tutar.”

 

 

Bu haber 661 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...