“MESLEKİ EĞİTİM MUTLAKA CANLANDIRILMALI..”

26 Eylül 2018 16:31

Isparta Milli Eğitim camiasının sembol isimlerinden 40 yıllık öğretmenlik hayatının 34 yılını idareci olarak geçiren Muhammed Emin Arseven, emekliliğinde Beğdere Köyü’ndeki bahçesinde tarım işleriyle ilgileniyor. 30 yılını mesleki eğitime veren Arseven, çok önemli gördüğü bu alanda yaşanan kan kaybından oldukça rahatsız. Meslek liselerinin geriye doğru gittiğini belirten Arseven, lise türlerinin farklı isimler altında ayrıştırılmasının yanlışlığına dikkat çekti. Dini eğitime karşı olmadığını aksine desteklediğini belirten Arseven, birilerine koltuk açmak için İmam Hatip Okulu açılmasına karşı çıktı. Lise eğitiminin tek ad altında gerçekleştirilmesi gerektiğini savunan Arseven, “adına lise diyeceksin. Seçmeli dersler olacak. Ama öğrenci bir alana yoğunlaşacak. Bütün imkanları o alanda seferber edeceksin” dedi.

MİLLİ EĞİTİMİN TEMEL AMAÇLARINA ULAŞMAK

İÇİN NE YAPMAK GEREKİYOR DÜŞÜNEN YOK

                Mesleki eğitimde büyük sıkıntı yaşandığını belirten Emekli öğretmen Muhammed Emin Arseven, “Ara sıra bizim okula uğruyorum 1800 öğrenci vardı, 850’ye düşmüş. Yarıdan aşağıya düşmüş. Milli Eğitimin genel amaçlarına ulaşmak için ne yapmak gerekir diye düşünmek lazım. Çok güzel maddeler var.  Bakanlıkta da bu konuda konuştum. 160 okul müdürünün olduğu yerde sordum. Bu hedeflere ulaşmak için düşünen yok. Hedefimiz, Milli Eğitimin genel amaçları. Buna gitmek için hangi tür okullar açmak lazım. Hangi dersler okutulmalı. O dersler içinde hangi konular olmalı. En önemlisi öğretmen nasıl yetiştirilmeli” diye konuştu. Arseven, şöyle devam etti:

“Bu durumu şuna benzetiyorum. Ben avcıyım. Geçenlerde köyüme ava gittim. Cumartesi sabahı ‘ava gidiyoruz’ dediler. Evden tüfeğimi aldım, çıktım. ‘Domuz avına gidiyoruz’ dediler. Yani tüfeğin uygun değil demek istediler. Tüfeğimi değiştirdim. Ava gittik, karşıma domuz çıktı. Dönmesini bekledim. Döndüğü anda attım, 4 bacağı yukarı geldi. Burada ne anlatmak istiyorum? Eğer hedef belli ise, benim domuza kullandığım gibi silahı uygun seçmek lazım. Silah okullar ise içine koyacağınız mermi uygun olacak. Onlar da dersler. Ondan sonra da derslerdeki konular. Hepsi mükemmel, av ve silah uygun ise avcının uygun olması gerekir. Dolayısıyla öğretmenin iyi yetiştirilmesi gerekiyor. Önemli olan ne yapacağını bilmek? Nereye gideceğim? Kime ne anlatacağım? Bunları bilmek lazım.

                Lise alanında okul türlerinin çoğaltılmasına karşı çıkan Arseven, şöyle konuştu:

MESLEKİ EĞİTİM ÇOK KAN KAYBETTİ

“Okul türlerini çoğaltmaya gerek yok. Fen Lisesi Türkiye’de 3-4 tane idi. Oradan ilim adamları yetiştirilirdi. Şimdi ilçelerde bile var. Anadolu lisesi haline geldi. Anadolu lisesi düz liseler haline geldi. Meslek liseleri Çıraklık Eğitim Merkezi haline geldi. O da yok şimdi.

Mesleki eğitim çok kan kaybetti. Erkek Teknik Öğretim Genel Müdürlüğü, Milli Eğitim Bakanlığı’nın motoruydu. Şimdi hepsini birleştirdiler. Ticaret liseleri, Kız Meslek Liseleri, Endüstri Meslek Liseleri.. Mesleki eğitim çok önemli.

1987 yılında İngiltere’nin eğitim sistemini incelemeye gönderdiler. Geldikten sonra burada uyguladık. Endüstri Meslek Lisesi’nin gelişmesinde İngiltere gezimiz çok önemli oldu.

KUR’AN KURSLARI KALDIRILMALI

Amaç Milli Eğitimin genel amaçları değil, benim kafamdaki amaçlar. İmam Hatip kökenli doktor olsun, avukat olsun, başbakan olsun, hakim olsun, emniyet müdürü olsun…. Tamam İmam Hatiplere çok önem vereceksin. Dini dersleri orada vereceksin. Yalnız Kur’an kursu filan onları kaldıracaksın. Onlar istedikleri yere doğru gidiyorlar. Türkiye’de sonucu görüldü. Zamanında kimsenin yapmadığını yaptım. 28 Şubat öncesinde okulumda namaz rehberi hazırlattım, bütün öğrencilere dağıttım. O dönemde adamı içeri atıyorlardı. Ben başörtüsünü savunduğum zaman Refah Partisi yönetimi beni tebrik etti. Sonra bizi sanki dinsiz gibi okul müdürlüğünden uzaklaştırmaya çalıştılar.

Devlet yapmazsa millet yapar. Devlet dini öğretmeye mecbur. Dini eğitimi vermezsen cemaatler gelir, din eğitimi veriyorum diye çocukları istediği yere götürür.

Bana göre Belediyenin de kursları olmamalı. Bu işi Milli Eğitim yapmalı. Belediyenin eğitimle ne işi var. Eğitim, Milli Eğitim Bakanlığı’nın görevidir diyor. Sen Ziraat Liselerini, Sağlık Liselerini ilgili bakanlıklardan aldın. Ama belediyeleri bıraktın. Neden? Siyaset nedeniyle.

MESLEKİ EĞİTİM KONUSUNDA

YAPILACAK ÇOK ŞEY VAR

Mensubiyet şuuru olan birisiyim. Eskiden eğitim için canımı veriyordum. Şimdi hevesim kalmadı.  Hissi düşüncelerini bir yere atmış insanlar lazım bize.”

Mesleki eğitimin mutlaka canlandırılması gerektiğini belirten Arseven, bu konuda yapılacak çok şeyin olduğunu söyledi. Eskiden olan köy kurslarının önemine dikkat çeken Arseven, şöyle devam etti:

“Mesleki eğitimi canlandırmak için çok yapılacak şey var. Mesleki eğitimi sadece okul olarak düşünmemek lazım. Eskiden köy kursları vardı. Eskiden köy öğretmenleri aynı halk eğitim gibi kurslar verirdi. Şimdi vermek için bir engel yok. Hatta daha fazla imkan var. İlgi çekecek dallarda kurslar açılabilir. Mesela damlama sulama tesisatı kursu açsan müthiş faydası olur. Berberler, terziler çırak bulamıyor.

ÇOK PROGRAMLI LİSELER

Çok Programlı Liseler açılması gerekiyor. Her yerde açabilirsin, küçük yerde bile açılabilir.  3 meslekten sınıfı birleştirirken, kültür derslerini ortak verirsin, uygulama dersini 8 öğrenci ile verirsin.

Planlamanı çok güzel yapacaksın. Biz hiç planlama yapmadan küt giriyoruz işe.

BİR ADAMA MÜDÜRLÜK VERMEK

İÇİN İMAM HATİP AÇILMAZ

İmam Hatip Liselerini ve dini eğitimi destekleyen birisiyim. Ben 28 Şubat sürecinde hiçbir öğretmene ‘başını aç’ demeyen bir insanım. ‘Başı açık, başı örtülü ayrımı yaparsanız kötü bir yere gidersiniz’ dedim ve gittiler. Milletin tepkisini çektiler, devletin kontrolünden çıktı, gitti.

Merkez İmam Hatip Lisesi var, öğrenci sayısı tam kapasite değil. Öğrenci bulamıyorlar. Gazi Lisesi olduğu yere Kız İmam Hatip Okulu. Bir adama müdürlük koltuğu vermek için. Gülistan Lisesi İmam Hatip Lisesi’ni kapattılar. Işıkkent’te İmam Hatip Lisesi yapıldı.

EVVELA TÜRKÇE ÖĞRETİLMELİ

Dersler de Türkçe olacak. Edebiyat falan değil. Yazdığı anlaşılır, okuduğunu anlar insan yetiştirmek lazım. Türkçe bu derece bilmeli. Ben yıllarca öğretmenlik yaptım. Sınavlarda sorduğum sorunun geri dönen cevaplarını bildiğim için ‘şunu demek istemiş’ deyip, geçiyorum. Yazı yazmasını bilmiyorlar. Evvela Türkçeyi öğreteceksin. Matematiği yetecek kadar öğreteceksin. Ondan sonra bir tane seçmeli ders koyacaksın. Ana ders olacak. Edebiyatı geçince edebiyat okut. Fiziği seçti mi fizik okut. Matematik seçti mi matematik okut. Fiziği seçtiyse her şeyi ile bilecek, fizikçi olacak.

Endüstri Meslek Lisesi’nde imam-hatip yetiştirilemez mi? 4 öğretmen var, 3’ü doktora yapmış. ŞAİK’te bilgisayar öğrencisi yetiştirilemez mi? Laboratuar var, öğretmen de var. Ayrıştırıyorsun ondan sonra hiçbir şey yetiştiremiyorsun. Lise dedin mi, hangi imkanları varsa onu okutsun.”

 

 

Bu haber 354 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...