“Aksine gerillanın daha da büyütülmesi söz konusu”

5 Mart 2013 19:55

Isparta Ülkü Ocakları Başkanı Akif Çapraz, İmralı görüşmeleriyle ilgili bir basın açıklaması yaptı.

Çapraz’ın açıklaması şöyle. “Son günlerde cennet vatan ülkemiz siyasi arenada ihanette adeta durmak yola devam anlayışına sahne olmaktadır. İktidar sahipleri siyasi emellerini gerçekleştirmek için bu mübarek vatanda bin yıldır gözü olanlarla ve vatan hainleriyle işbirliğine girdiği acı ama bir o kadar da tehlikeli günler yaşamaktayız. Bölücüler baş tacı edilerek, Damat Feritlerin, Şeyh Saitlerin ve bölücü başı bebek katili vatan haini İmralı’da yatan haysiyet ve şahsiyet yoksunu insanlıktan nasibini alamamış çapulcunun barış elçisi gibi gösterilmeye çalışılması Türk Cumhuriyeti Devletinin VAR OLMAK ile YOK OLMAK arasındaki ince çizgide yaşamak zorunda bırakılmasından ibarettir.

Büyük Ortadoğu Projesi eş başkanı, Kürt Açılımının sahibi Sayın Recep Tayyip Erdoğan 2010 yılında “ PKK ile Görüşmedik. Görüştüğümüzü söyleyenler şerefsizdir.” Derken 2011 yılında “ PKK ile Biz görüşmedik, devlet görüştü” demiş, 2012 yılında “ PKK ile görüşen arkadaşı ben gönderdim. Sıkıntısı olan varsa bana söylesin” diyerek şerefini kendisi ortaya koyarken 2013 yılında vatan hainiyle görüşmeler açıkça yapılır olmuştur.

İmralıdaki haysiyet ve şahsiyet yoksunuyla görüşmelerin tutanaklarından Haburda pkk’lıları davulla zurnayla karşılatan, hainler rahatsız olmasın diye kurulan mahkemelerde Atatürk resimlerini kaldırtan zihniyet bugün açıkça hainlerle yıllardır işbirliği içerisinde olduğu kanıtlamıştır.

İmralıyla görüşme tutanaklarında bebek katili şunları söylemektedir;

•          ‘AKP’yi 10 yıldır ayakta tutan benim... Biz AKP’yi çıkartan gücüz!

•          Biz AKP’ye iktidarı altın tepside sunduk!

•          Darbecilere karşı AK Parti’yi koruyup kolladık!

•          MİT’in ‘gayri-milli’ ellere düşmesini engelledik

•          Başkanlık sistemi düşünülebilir. Biz Tayyip Bey’in başkanlığını destekleriz. Biz AKP ile bu temelde bir başkanlık ittifakına girebiliriz. Yalnız başkanlık ABD’deki gibi olmalı

•          Ne ev hapsi ne de af, bunlara gerek kalmayacak. Herkes, hepimiz özgür olacağız... Başarılı olursam, ne KCK tutuklusu kalır ne başkası.

•          Bu olmazsa 50 bin kişiyle halk savaşı olacak. Ölen ölecek... Ne eskisi gibi yaşayacağız ne de eskisi gibi savaşacağız... Şimdiye kadar yaşadıklarımız devede kulak kalır.

•          Başarılı olursak, yepyeni bir Cumhuriyet’e... Radikal demokrasi, tam demokrasi, Anadolu ve Mezopotamya’nın tam demokratikleşmesi, hazırlığım bu yönde.

•          Komisyonlar kurulacak. Hakikat Komisyonu da kurulacak. Akil adamlar denetiminde olacak. Çekilme o zaman olacak. Köylere geri dönüş olacak. Bunları yapmazlarsa geri çekilme olmaz. Çekildiğimiz alanda gerillayı daha da büyüteceğiz. Çekilirsek gerilla biter görüşüne katılmıyorum. Suriye var, İran var. Şu an Suriye’de 50 bin, Kandil’de 10 bin, İran’da 40 bin var…

Görüldüğü üzere pkk’nın silahlarını bırakması veya silahlI hainliklere veda etmesi gibi bir durum söz konusu değildir. Aksine gerillanın daha da büyütülmesi söz konusudur.

Öcalan’ın “Kürtler kendilerini özgürce ifade edecek ve yönetecektir. Şu anda yasa dayatırsak büyük alerji yaratır” sözleri açıkça göstermektedir ki “Demokratik özerklik” modelinden vazgeçilmemiş ancak dayatma ertelenmiştir. Burada kritik nokta anayasamızın 66. Maddesidir.

Akp iktidarının muhatabı bu hain fikirlerin sahibi olan İmralı’daki bebek katili TBMM’nin ne yapması gerektiğinden Komisyon kurulmasına kadar bir çok konuda görüş belirterek pkk’yı yasal bir konuma getirmek istemektedir.

Başbakanın stratejilerini belirleyen, yapılacak ihanetlere gerekli toplumsal ortamı hazırlayan hain kalemler pkk’nın ve bebek katilinin toplumsal imajını değiştirmeye çalışmaktadırlar. Ölüm oruçlarıyla başlayan bu süreç “ Dini Bütün Öcalan”, “ Akil Adam Öcalan”, “Barış Timsali Öcalan” ve “Tek Çare Tek Muhattap Öcalan” şeklinde devam etmiştir.

Başbakan’ın muhatap kabül ettiği, değer verdiği ve güvendiği bebek katilinin görüşmelerinin dışarıya çıkmasından dolayı kendi kontrolünü kaybetmiştir. Bunun sebebi ise bu haince konuşmalardan halkın haberinin olmasıdır. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Tutanakları yayınlayan gazeteye “Batsın böyle gazetecilik” diye öfke kusmasının sebebi de hain konuşmaların halka ulaşmasından, gizli planların deşifre olmasından kaynaklanmaktadır. Başbakan gazeteye “Böyle bir haberi atamazsınız, atmamalısınız” diyor neden atamazlar? Neden atmamalılar? Sayın başbakan! Sayın başbakan konuyla ilgili bilgi vermen gerekirken neden bilgi vermek yerine hesap sormayı tercih ediyorsun?

Kendinden başka hiç kimseye itibar edilmemesini isteyen başbakan senin hangi sözüne bakış açına itibar edelim?

Senin Öcalan’la görüştü diyen şerefsizdir deyip görüşmene mi? Kürt sorunu vardır dedikten sonra Kürt Sorunu yoktur demene mi? Rasmussen Nato Genel sekreteri olamaz dedikten sonra Rasmussen’i Nato Genel Sekreteri yapmana mı? Zina bizim sorunumuzdur dedikten sonra AB’nin istediği gibi zina düzenlemesini yapmana mı? Kime itibar edelim? Recep’e mi? Tayyip’e mi? Erdoğan’a mı? Sayın başbakan!

Sayın başbakan devlet’e bebek katili muhattap ederek Büyük Türk Milletine yeteri kadar utanç verdiniz. Bir Gazimizin “bebek katiliyle masaya oturuyorsunuz, bu ne demek oluyor” diyerek Türk Milletinin sesi olurken, Başbakan kendisinde alışkanlık yapan gaflete düşmüş “gaziliği istismar etme! Şehitler, gaziler üzerinden siyaset yapılmaz diyorsun. Sen bebek katiliyle birlikte hareket ederek siyaset yaptığını unutuyor musun? Bizlerde diyoruz ki Recep Tayyip Erdoğan asıl sen başbakanlığı istismar etme!

İmralıyla yapılan görüşmelerin tutanaklarından bazı satırları başta Isparta Halkımız olmak üzere bütün Türk Milletinin vicdanına bırakıyoruz. Ve bunların açıklamalarını bekliyoruz.

NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE!

Bu haber 1024 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...