Haberler
Başdeğirmen’den Yeni Yıl mesajı
SP Isparta Teşkilatı Yerel Seçimler Hamle Toplantısı’na tam kadro katıldı
5 Kasım 2013 15:55
Saadet Partisi, 2014 yılında yapılacak yerel seçimler öncesi Ankara’da binlerce kişinin katılımıyla Büyük Hamle Toplantısı’nı gerçekleştirdi.
Toplantıya Türkiye’nin dört bir yanından gelen il ve ilçe başkanları ile birlikte Isparta’dan da İl Başkanı Başkanı Cevat Gençay başkanlığında İl Müfettişi Muhammet Mustafa Gülal nezaretinde il ve Merkez ilçe Gençlik kolları, İl ve İlçe Kadın Kolları, ilçe başkanları, İlçe gençlik ve kadın kolları başkanları iştirak etti.
MEB ŞURA SALONU’NDA SAADET RÜZGARI
Saadet Partisi’nin iki aylık çalışmaları sonucunda bir taçlandırma mahiyetinde olan Büyük Hamle Toplantısı Ankara’da adeta Saadet rüzgarı estirdi. Büyük bir coşku ile sabahın erken saatlerinde Ankara’ya akın eden binlerce Milli Görüşçü ilk olarak Saadet Partisi Genel Merkezi’ne geldi. Daha sonra salonun olduğu Milli Eğitim Bakanlığı’nın Beşevler’deki Şura Salonu’na geçen Milli Görüşçüler, önümüzdeki yerel seçimlere hazır oldukları mesajını verdi.
Kadrolarımız da biz de hazırız
Büyük bir coşku ile sabahın erken saatlerinde Ankara’ya akın eden binlerce Milli Görüşçü ilk olarak Saadet Partisi Genel Merkezi’ne geldi. Daha sonra salonun olduğu Milli Eğitim Bakanlığı’nın Beşevler’deki Şûra Salonu’na geçen Milli Görüşçüler, önümüzdeki yerel seçimlere hazır oldukları mesajını verdi. Gençlik Kolları’nın heyecanı, Kadın Kolları’nın çalışma azmi ise salonda görülmeye değerdi. Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak’ın salona gelmesi ile adete büyük bir şölen havasına dönen salonda herkesin yüzünde kararlılık ifadesi hakimdi. Yerel seçimlerde büyük bir atılım gerçekleştireceği öngörülen Saadet Partisi, düzenlenen programda Elazığ, Sivas ve Bursa belediye başkan adaylarını tanıttı.
AKP İLE CHP’NİN BİRBİRİNDEN FARKI YOK
Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Kamalak, belediyelerin yolsuzluk batağında da olduğunu söyleyerek, 2009 yılında yapılan yerel seçimlerden günümüze 1521 belediye başkanı hakkında soruşturma açıldığını söyledi. Kamalak, bu konuda hem AKP’nin hem de muhalefet partilerinin belediyelerinin birbirleriyle yarıştıklarını ifade ederek, “Temiz toplum diyoruz ancak 2009 yerel seçimlerinden bu yana 1521 belediye başkanı hakkında soruşturma açıldı. Bunların yarısı CHP, diğer yarısı da AKP’nin belediyeleri. Biz demiyor muyuz bunların farkı yok” diye eleştirdi.
GAYRİ MEŞRU ALANA İTİLİYORLAR
Anadolu Gençlik Derneği Genel Başkanı Salih Turhan, konuşmasında dünyadaki Müslümanların sıkıntılarına değindi. Turhan, “Gençlik kamplarında, okuttukları müfredattan nasıl bir gençlik istediklerini de görüyoruz. Meşru özgürlük alanlarını kısıtlamak ise gençlerimizi gayri meşru alanlara itmektedir. Okul sokak ve diğer ortamlar gençlerimiz için tuzaklarla doludur. 12 yıllık eğitim süresince genç zihinlere medeniyetimizin dışından bilgiler yüklenmektedir” dedi.
Bu Yangın Söndürülmeli
Saadet Partisi Gençlik Kolları Genel Başkanı Fatih Aydın ise konuşmasında, ülkenin çok kritik süreçlerden geçtiğini ifade ederek, “Yangın her tarafı sarmış durumda. Bu yangınlar söndürülmezse bu günümüzü etkilediği gibi geleceğimizi de etkileyecektir. Gelecek demek gençlik demektir. Gençlik bir milletin en asli gücü, en asıl ve en büyük gücü; dinamizmi, enerjisi, hareket ve heyecanı demektir” dedi.
HİÇBİR TAKDİR SİZİN O KUTSAL ALIN TERİNİZİ KARŞILAYAMAZ
Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Kamalak, Milli Görüş kadrolarına teşekkür ederek, “Sizler gerçekten elleri öpülecek insanlarsınız. Sizler ki çoluğunuz çocuğunuzun okul harçlıklarını, mutfak masraflarından kesinti yaparak yollara koyuldunuz. 35 yıl süreyle Anadolu’yu dolaştınız. İl il, ilçe ilçe, belde belde, köy köy Anadolu’yu dolaştınız. Hak davayı anlattınız. Her türlü takdir sizin o kutsal alın terinizi karşılayamaz” dedi. Kamalak, “Emin olun bu yasağın kaldırılması sizin yıllardır vermiş olduğunuz mücadelenin sonucudur. Milli Görüş’ün dediği noktaya geldi. Milli Görüş bu ülkenin pusulasıdır. Aklı selimidir. Emin olun Milli Görüş ne diyorsa işin doğrusu odur. Ne diyordu Milli Görüş ‘eğer demokrasi istiyorsanız, cumhurbaşkanını halk seçmeli’ diyordu 40 yıl önce. Peki 40 yıl sonra nereye gelindi. Aynı noktaya gelindi. Ne yazık ki 40 yıl sonra gelindi” diye konuştu.
Saadet Partisi, 2014 yılında yapılacak yerel seçimler öncesi Ankara’da binlerce kişinin katılımıyla Büyük Hamle Toplantısı’nı gerçekleştirdi. İktidar ve anamuhalefete mensup belediye başkanlarının yolsuzlukta birbirleriyle yarıştığını belirten Saadet Partisi Genel Başkanı Kamalak, “2009 yerel seçimlerinden bu yana 1521 belediye başkanı hakkında soruşturma açıldı. Bunların yarısı CHP, diğer yarısı da AKP’li başkanlar. Biz demiyor muyuz bunların farkı yok.” şeklinde konuştu.
Saadet Partisi 29 Mart 2014 günü yapılacak ve hayatı önem taşıyan yerel seçimler öncesi Ankara’da büyük bir organizasyonla binlerce partili yönetici ve MİLKO kuruluşu temsilcisini ağırladı. MEB Şura Salonu’nda düzenlenen toplantıda, Saadet Partisi’nin önümüzdeki seçimlerde nasıl bir strateji izleneceğinin yol haritası çizildi.
BÜTÜN KURULUŞLAR KATILDI
Saadet Partisi’nin ev sahipliğinde düzenlenen programa Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak’ın yanı sıra Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk, partinin Genel Başkan Yardımcıları ile parti il başkanları, il müfettişleri, il sorumluları, gençlik kollarının temsilcileri ile kadın kollarının temsilcileri katıldı. Programa ayrıca Milli Görüşçü Kuruluşlar olarak bilinen MİLKO’nun 40 üyesinin hem genel başkanları hem de il temsilcileri iştirak etti.
MEDENİYET, AVM YAPMAK DEĞİLDİR
Programda ayrıca MİLKO kuruluşları adına 4 kuruluşa da söz hakkı tanındı. Anadolu Gençlik Derneği Genel Başkanı Salih Turhan, konuşmasında dünyadaki Müslümanların sıkıntılarına değinerek önemli mesajlar verdi. Turhan, ayrıca “Asgari ücretin bin TL bile olamadığı bir ülkede, faiz lobisinin ne hale geldiği ortadadır. Demokratikleşme paketinde bile birçok yanlış ve hata varken, birileri de başörtüsü ile göz boyamanın derdindedir. Üniversitelerin işsiz ürettiği 37 öğretmen adayının intihar ettiği bir ülkede her yıl sistemi değiştirmek abesle iştigaldir. Gençlik kamplarında, okuttukları müfredattan nasıl bir gençlik istediklerini de görüyoruz. Milletin değerleri ve istihdam politikaları yanlıştır. Meşru özgürlük alanlarını kısıtlamak ise gençlerimizi gayri meşru alanlara itmektedir. Okul sokak ve diğer ortamlar gençlerimiz için tuzaklarla doludur. 12 yıllık eğitim süresince genç zihinlere medeniyetimizin dışından bilgiler yüklenmektedir. Gençlerin haz şehvet ve tutku ile yetişmesi de madde bağımlılığı kadar tehlikelidir” dedi. Turhan, ayrıca medeniyet ile ilgili de çarpıcı bir değerlendirmede bulundu. Yol yapmanın, köprü yapmanın, AVM inşa etmenin medeniyet olmadığını söyleyen Turhan, “Yol yapmak, köprü yapmak, AVM yapmak medeniyet olsaydı, bugün emperyalistler en medeniler olurdu. Oysa bunlar, Japonya’da, Bosna’da, Filistin’de milyonlarca insanın kanını dökmekten geri durmamışlardır. Yesrib’i Medine yapan Ensar ve Muhacir’in değerleridir. Yeryüzünde tek medeniyet vardır o da İslam medeniyetidir” dedi.
MİLLİ GÖRÜŞ’ÜN DEDİĞİ NOKTAYA 40 YIL SONRA GELİNDİ
“TBMM’de başörtüsü yasağının olmadığı son olayda tescil olmuştur” diyen Kamalak, böyle bir yasağın daha önce de olmadığına işaret etti. Kamalak, “Emin olun bu yasağın kaldırılması sizin yıllardır vermiş olduğunuz mücadelenin sonucudur. Yasak kalmış değil, olmayan bir yasak tescil edilmiş oldu. Bunun bedelini biz Milli Görüş erleri olarak peşinen yıllarca önce ödemiştik. Neticede TBMM ‘evet’ dedi. Başörtüsü yasağı diye bir yasak yoktur dedi. Milli Görüş’ün dediği noktaya geldi. Milli Görüş bu ülkenin pusulasıdır. Aklı selimidir. Emin olun Milli Görüş ne diyorsa işin doğrusu odur. Ne diyordu Milli Görüş ‘eğer demokrasi istiyorsanız, cumhurbaşkanını halk seçmeli’ diyordu 40 yıl önce. Peki 40 yıl sonra nereye gelindi. Aynı noktaya gelindi. Ne yazık ki 40 yıl sonra gelindi” diye konuştu.
YILLARDIR, SARF ETTİĞİNİZ ÇABANIN SONUCUDUR
Başörtüsü için dışarı diyenlerin bugün dışarıda olduklarını söyleyen Kamalak, “Milli Görüş diyordu ki; Türkiye’de yasal anlamda meşru manada başörtüsü yasağı yoktur. Ve olmadığını da bildiği için başörtülü milletvekilini de meclise soktu. O zaman ‘dışarı, dışarı, dışarı’ diye tempo tutanların şu an hepsi dışarıda. Evet başörtüsü yasağı yoktu, dayatma vardı, zorbalık vardı” dedi. Başörtüsü yasağının kaldırılmasında Milli Görüşçü kadroların büyük emekleri olduğuna da işaret eden Kamalak, “Şu an devletin zirvesinde başörtülü bir hanım varsa, hac farizasını cumhurbaşkanı o görevde yapmışsa bu ne o hanımefendinin hüneridir, ne de sayın beyefendinin bir çabasının sonucudur. Bunlar sizin yıllardır, sarf ettiğiniz çabanın, döktüğünüzün terin bir sonucudur. Bu durumu emin olun o hanımefendi de biliyor, o beyefendi de biliyor. Milli Görüş gömleğini çıkardık diyenler de biliyor, aziz milletimiz de biliyor. Sizin emeğiniz kutsal emektir, hak için sarf edilen emektir” dedi.
BAŞÖRTÜSÜ SORUNUNU TEMELDEN ÇÖZÜN
Kamalak, konuşmasında ayrıca kamuda başörtüsü yasağını kaldıran eksik düzenlemeye ilişkin de “Sayın Cumhurbaşkanına, Sayın TBMM Başkanı’na ve Sayın Başbakan’a sesleniyorum. Başörtüsü problemi mutlak suretle temelden çözülmelidir. Türkiye gerçek gündemine dönmelidir. Hayır temelden çözülmedi. Bir kısım yasaklar meşru hale getirildi. Kamuda başörtüsü yasağını kaldıran yönetmelikle askeriye, emniyet ve yargı bu kapsamın dışında tutuldu. Bu kabul edilemez bir durumdur, yanlıştır, eksiktir. Başı açık bir hanımefendi hakimin, başı kapalı bir hanımefendi hakime göre daha adil karar verir diyebilir misiniz? Siz, başı açık bir hanımefendi subayın, başı örtülü bir hanım subaya göre vatan müdafaasını daha iyi savunur diyebilir misiniz? O halde bu ayrımcılığı niçin yapıyorsunuz. Eğer öyle diyorsak kurtuluş savaşının mübarek annelerine Nene Hatun’larına haksızlık etmiş olmaz mısınız? Başı açık bir emniyet mensubunun başı örtülü bir emniyet mensubuna nispetle güvenlik alanında daha iyi görev ifa eder diyebiliyor musunuz? Diyemezsiniz. Şu halde bu yasağı bütünüyle kaldırın” diye çağrıda bulundu.
BARAJI SAVUNANLAR O BARAJDA BOĞULACAK
Seçim barajı tartışmalarına da değinen Kamalak, bu konuda de sert bir şekilde eleştirilerde bulundu. Kamalak, seçim barajı ile ilgili de şunları kaydetti: “Yüzde 10’luk barajı kendilerinin de savunmaya takatleri yok. Sığındıkları bir gerekçe var. Bu barajı biz koymadık diyorlar. 12 Eylül yönetimi koydu. Eğer öyleyse Kenan Evren’i çağıralım bu barajı kaldır diyelim öyle mi? Hangi barajı getirirlerse getirsinler bu millet dün olduğu gibi bugün de inşallah o barajları rahatlıkla aşacaktır. O barajda dün olduğu gibi bugün de o barajı savunanlar boğulacaktır. Kontenjan sistemini getirmişler de daha önce. Ne zaman ki Refah Partisi mahalli seçimlerde iktidarı devralmıştır, o zaman tutuştular barajın sahipleri. Öncelikle kontenjan sistemini kaldırmaya çalıştılar. Neticede allem ettiler, bir kulpuna getirdiler. Kontenjan sistemini kaldırdılar eğer kalkmasaydı, Refah Partisi 200 üzerinde vekille meclise girecekti, onu engellediler. Ünlü bir siyasetçi o iptal kararını duyunca belki de ömründe ilk defa ‘elhamdülillah’ demişti”
BELEDİYELER YOLSUZLUK BATAĞINDA
Kamalak, ayrıca belediyelerin yolsuzluk batağında da olduğunu söyleyerek, 2009 yılında yapılan yerel seçimlerden günümüze 1521 belediye başkanı hakkında soruşturma açıldığını söyledi. Kamalak, bu konuda hem AKP’nin hem de muhalefet partilerin belediyelerinin birbirleriyle yarıştıklarını ifade ederek, “Temiz toplum diyoruz ancak 2009 yerel seçimlerinden bu yana 1521 belediye başkanı hakkında soruşturma açıldı. Bunların yarısı CHP, diğer yarısı da AKP’nin belediyeleri.Biz demiyor muyuz bunların farkı yok” diye eleştirdi.
Yükleniyor...