“Hükümet kendi ordusunu kurmaya hazırlanıyor!”

14 Şubat 2014 19:09

Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı Ali Balaban, yeni MEB Yasa Tasarısıyla bundan sonra okul yöneticilerinin İl Milli Eğitim Müdürü ve Vali oluru ile okul müdürü, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcısı olacağını kısacası hükümetin kendi ordusunu kurmayı planladığını belirtti.

Türk Eğitim-Sen dün tüm Türkiye’de kitlesel bir basın açıklaması düzenleyerek Hükümetin TBMM’ye sevk ettiği ve kamuoyunda “MEB Yasa Tasarısı” diye bilinen, Milli Eğitim Temel Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı’nı eleştirdi. Isparta’da da Şube Başkanı Ali Balaban başta olmak üzere Türk Yerel Hizmet-Sen Şube Başkanı Suat Tanyeri, MHP Merkez ilçe Başkanı Emine Özdemir ve çok sayıda üye tasarıya tepki gösterdi.

SAAT KULESİNİN ALTINDA TOPLANDILAR

Kitlesel açıklama Bedesten Kapalı Çarşı’sının yanında bulunan saat kulesinin altında yapıldı. Balaban, Hükümetin TBMM’ye sevk ettiği MEB Yasa Tasarısı’yla birlikte siyasallaşmanın önünü açan, kadrolaşmayı eğitimin her hücresine yerleştiren ve tam bir ucube olan bu yasa tasarısının önümüzdeki günlerde eğitim hayatını yangın yerine çevireceğini duyurdu. Balaban’ın konuyla ilgili açıklaması şu şekilde; “Siyasi çekişmelere eğitimi de alet eden zihniyet, söz konusu yasa tasarısında; hem eğitimimizi temellerinden sarsacak hem de öğretmenlerimizi, okul yöneticilerimizi mağdur edecek düzenlemeler yapmaktadır.

Bu yasa tasarısında en tehlikeli hususlardan birisi 4 yıl ve üzeri sürelerle okul müdürü, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcısı olanların, bu görevlerinin sona erecek olmasıdır.

Bundan sonra okul yöneticileri İl Milli Eğitim Müdürü ve Vali oluru ile okul müdürü, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcısı olacaktır. Kanunun yayınlanmasıyla birlikte mevcut okul yöneticilerinden 4 yılını dolduranların görevleri sona erdirilecek; bu kişiler öğretmenliğe dönecek ya da tekrar görevlendirilirlerse görevlerine devam edeceklerdir. Okul yöneticilerinin bir 4 yıl daha bu görevlerine devam etmelerine ise İl Milli Eğitim Müdürü ve Vali karar verecektir.

“AKP KENDİ DEVLETİNİ KURMAYI PLANLIYOR”

Özellikle son yıllarda İl Milli Eğitim Müdürlerinin ve Valilerin hükümetten bağımsız hareket edemedikleri dikkate alındığında, kimlerin okul yöneticiliğine devam edeceğine karar verecek olan aslında hükümetin kendisidir. Anlaşılan kendi kadrolarını oluşturmak için okul müdürlerine sözlü sınav getirmek yeterli olmadı ki, Hükümet bu kez de hiçbir kıstas getirmeden istediği kişileri doğrudan okul müdürü, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcısı olarak atamayı arzulamaktadır. Zira MEB’in yakın zamanda yaptığı fişlemeler düşünüldüğünde; kimlerin yandaş, sırdaş olduğu iktidar için üç bilinmeyenli denklem değildir. Hükümet, eski kadroları tasfiye etmenin yolunu 4 yılı sona erenleri görevlerinden almakla bulmuştur. Kısacası AKP iktidarı kendi devletini kuracak, yandaşlarını, torpilli olanları, emir kullarını okul yöneticisi yapacak; diğerlerini ise ekarte edecektir. AKP tıpkı emniyet ve yargıda olduğu gibi, eğitimde de kendi adamlarını kilit noktalara getirme hevesindedir. Eğitimde liyakatli, becerikli, ehil okul yöneticileri, yerini iktidarın her emrini yerine getiren beceriksiz, bilgisiz, ehliyetsiz kişilere bırakabilmektedir. Üstelik bu durum 110 bin civarındaki okul yöneticisini etkileyecektir.

“KENDİSİNE BİAT ETMEYENLERE TAHAMMÜL EDEMİYOR”

Şimdi buradan soruyoruz: Siz kimsiniz ki, 110 bin okul yöneticisinin sosyal statüsünü ve dişiyle, tırnağı ile hak ettiği bu makamları bir kalemde elinden alıyorsunuz? Siz kimsiniz ki, milli eğitimde yandaş imparatorluğu kurmaya yelteniyorsunuz? Bu iktidar, yanlışlarını yüzüne vuran, her dediğini kabul etmeyen, sorgulayan, biat etmeyen kişilere tahammül edememektedir.

“ADAY ÖĞRETMENLERİN PERFORMANSI

NEYE GÖRE BELİRLENECEK?”

Bu tasarıda kabul edemeyeceğimiz hususlardan birisi de, aday öğretmenlerin stajyerliklerinin kaldırılması süreci ile ilgilidir. Tasarıya göre öğretmen olanlar, en az bir yıl çalışmalarının ardından adaylık döneminde herhangi bir disiplin cezası almamış ve performans değerlendirmesine göre başarılı olmuşlarsa, yazılı ya da sözlü sınava girmeye hak kazanacaktır. Performans değerlendirmesinin kriterleri ise belli değildir. Öğretmenlerin performansını kim, neye göre değerlendirecektir?

“İKTİDARA BİAT EDEN ÖĞRETMEN ORDUSU

EĞİTİM CAMİASINDA VÜCUT BULACAKTIR”

Çok açıktır ki AKP; ideolojisine, siyasi görüşüne uygun olan, yaptıkları her şeyi alkışlayan öğretmenleri MEB’e yerleştirecek ve iktidara biat eden öğretmen ordusu eğitim camiasında vücut bulacaktır. AKP iktidarı öğretmen atamalarında masa başı ilişkileri, ideolojik görüşü, siyasi yandaşlığı MEB’in tüm kademelerine yerleştirmekte kararlıdır. İktidar, öğretmenlerin iş güvencesini bu şekilde ellerinden almak istemektedir.

“BU TASARI DEPREMLERE YOL AÇAR”

Dolayısıyla buradan iktidarı ve MEB’i bir kez daha uyarıyoruz; Yandaşlık kokan, MEB’i siyasallaştıran, tek adam dönemi başlatan, kendinden olmayana hayat hakkı tanımayan, yanlışlıklara ‘dur’ diyenlerin kafasına tokmakla vuran, iktidarın her söylediğini emir telakki edenleri makamlara getirebilecek bu yasa taslağı derhal geri çekilmelidir. Eğitimi kaosa sürükleyecek ve büyük depremlere yol açacak olan bu tasarı asla kabul edilemez.”

 

Bu haber 853 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...