“Statükonun korunmasından yana olanlar avukatları sevmez!”

7 Nisan 2014 15:48

5 Nisan avukatlar Günü dolayısıyla açıklamada bulunan Baro Başkanı Av. Gökmen Gökmenoğlu; Avukatların, statükoyla, statükonun korunmasından yana olanlarla sorunu olan bir mesleğin mensubu olduğunu belirtti. Bu nedenle, kurulu düzenden yana olanların, onun devamından yarar sağlayanların avukatları sevmediğini ileri süren Gökmenoğlu, “Avukatlar hukukun üstünlüğüne yaşamsal önemde katkı sunarlar” dedi.

5 Nisan Avukatlar Günü dolayısıyla Isparta Barosu avukatları dün Atatürk Anıtı’na çelenk sundu. Burada günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yapan Baro Başkanı Gökmen Gökmenoğlu, avukatlık mesleğinin önemine dikkat çekti.

“AVUKATLAR; DEMOKRASİNİN VE ÖZGÜRLÜKLERİN

EN YAKIN DOSTU VE TEMİNATIDIR”

Avukatların ve Baroların, hukuk devletinin yerleşmesi, demokrasinin kurumsallaşması, özgürlükler alanının genişlemesi, insan haklarının korunması konularında çaba harcadıklarını belirten Gökmenoğlu, “Dünyanın hemen her ülkesinde demokrasinin ve özgürlüklerin en yakın dostu ve teminatıdırlar.            Avukatlar, statükoyla, statükonun korunmasından yana olanlarla sorunu olan bir mesleğin mensubudurlar. O nedenle, kurulu düzenden yana olanlar, onun devamından yarar sağlayanlar da Avukatları sevmezler. Avukatlar yargının kurucu unsuru olarak savunma görevini yerine getirerek hukukun üstünlüğüne yaşamsal önemde katkı sunarlar” dedi.

“DEVLETİN MENFAATLERİNİ KORUMAYI ADALET SAYANLARIN ÇOĞUNLUKTA OLDUĞU ÜLKELERDE AVUKATLIK YAPMAK ZORDUR”

Öte yandan avukatların, dünyanın en onurlu ve fakat en zor mesleklerinden birini icra ettiklerini bildiren Gökmenoğlu, kısaca şunları söyledi; “Bu zorluk, bizim gibi hukuka aidiyet bilincinin yeteri kadar gelişmediği toplumlarda daha da ağır koşulları beraberinde getiriyor. Yine bu zorluk, savunmanın yargılama faaliyetinin asli unsuru olduğunun, yargılama faaliyetini demokratikleştiren ve meşrulaştıran unsurun savunma olduğunun bilincinde olmayan, buna göre eğitilmeyen, yetiştirilmeyen, kendilerini bu yönde geliştirmeyen, insanı değil, insan haklarını değil, devletin menfaatlerini korumayı adalet sayanların çoğunlukta olduğu ülkelerde, Avukatlık mesleğinin icrasını daha da zorlaştırıyor ve ağırlaştırıyor. Nitekim ülkemizde de durum böyledir! Bu bağlamda bugün ülkemizde hemen her zeminde, ister hukuk, ister ise ceza davası olsun Avukatlık mesleğinin icrası son derece zordur ve giderek daha da zorlaşmaktadır. Bugün geldiğimiz noktada hukuku gerek idari yönden, gerekse toplum yaşamı yönünden egemen kıldığımızı, toplumda ve onu oluşturan bireyler nezdinde bir hukuka aidiyet bilinci oluşturduğumuzu, demokratik hukuk devleti hedefimize ulaştığımızı söylemek ne yazık ki mümkün değildir. Yani Türkiye’nin hukukla olan imtihanı devam etmektedir. Bu nedenle Avukatlar, hukuk devleti olmada sorunları olan bir ülkenin Hukukçuları olarak bu durumun acılarını sancılarını ve sorumluluklarını, tıpkı Avukatlık cüppeleri gibi yıllardır omuzlarında taşımaktadırlar.

BİZLER NE İSTİYORUZ

Artık Bizler;

Yargılamayı tamamlayan değil engelleyen bir unsur olarak görülmek istemiyoruz,

Silahların eşitliği prensibine saygı duyulmasını istiyoruz,

Savunduğumuz kişiler adına Bilgi ve belgelere ulaşmada sıkıntı çekmek

istemiyoruz,

Avukatlık kimliklerimizin resmi kimlik olarak tanınmasını istiyoruz,

CMK uyarınca görevlendirilen müdafilerin ücretinin süresinde ödenmesini ve

Avukatlık asgari ücret seviyesine yükseltilmesini istiyoruz,

Yasa gereği eşit haklara sahip olan Hâkim Savcılar ile Avukatlar arasında ita

Amiri ilişkisi kurulmaya çalışılmasını istemiyoruz,

Yargıya Bağlı Adli Kolluk kurulmasını istiyoruz,

Yargının diğer kurucu iki unsuru olan Hâkim Savcı gibi Kamu Görevi Gören, Kamu

Avukatlarımızın Özlük haklarının iyileştirilmesini istiyoruz,

Baroların Denetiminin TBB’ce gerçekleştirilmesini istiyoruz,

Avukatların müvekkil vekil ilişkisini düzenleyen vekâletnamelerini kendilerinin

Tanzim etmesini istiyoruz,

Avukat Stajyerlerine de Hâkim Savcı Stajyerleri gibi sosyal haklar ve ücret

Verilmesini istiyoruz,

Hukuk Fakültelerinin açılmasının sıkı kurallara bağlanmasını, Avukatlığa Kabul

Ve Stajyerlik sınavlarının ivedi olarak getirilmesini istiyoruz,

Avukatlığın ekonomik sıkıntısının giderilmesi için Mesleki faaliyet alanının

Genişletilmesini, Kamuda ve Özel Sektörde Avukatlık Kadrolarının arttırılmasını

istiyoruz,

Savunma hakkının lüks olmaktan çıkarılmasını, Avukatlık hizmetlerinde ki KDV’nin 18 den aşağıya çekilmesini istiyoruz,

Savcılık Kurumunun Adliyelerden ayrı konumlandırılmasını istiyoruz,

Meslek İçi Eğitimin Zorunlu hale getirilmesini istiyoruz,

Hâkim ve Savcılarımızın “Savunma Yargının kurucu unsurudur” cümlesini

içselleştirmelerini istiyoruz,

Savunma görevi nedeni ile savunduğumuz kişi ve kurumlarla özdeşleştirilmek

İstemiyoruz,

Görevimizin asli unsurunu icra ederken, yargılamayı etkilemeye teşebbüs

ettiğimizin iddia edilmesini istemiyoruz,

Kanunu bilmemenin vatandaş olarak bile kabul edilmediği ülkemizde, yasa

Tekniğine aykırı olarak yasaların değiştirilmemesini istiyoruz.

Son olarak da Avukatlık Kanunumuzun, TBB’nin hazırladığı Öneride ki gibi

değiştirilmesini talep ediyoruz.

Bütün yetkilileri Yargıya karşı duyarlı olmaya, Yargının sorunları için çaba göstermeye çağırıyor, Sadece devletin en temel işlevlerinden birisi olan adalet hizmetlerini başarıyla ve özveriyle yürüttükleri için değil aynı zamanda insanların, insanlarımızın ortak iyiliği uğrunda çalıştıkları için, Yargının kurucu unsuru olan Avukatlarımız İle Avukat Dostlarına sevi ve saygılarımı sunuyor, 5 Nisan Avukatlar Günümüz kutlu olsun der; Isparta Baro Başkanlığı Adına saygılar sunarım.”

Bu haber 880 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...