"Kalkınma iki kanatlı bir kuş gibidir"

30 Mayıs 2014 16:52

Dünyada küresel sorunların tartışılacağı ve çözüm önerilerinin aranacağı 2. Uluslararası Davraz Kongresi'ne katılan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, kalkınmanın sadece ekonomik anlamda sağlanamayacağını vurguladı. Bu işin bir de manevi tarafı olduğuna dikkat çeken Şahin, "Kalkınma aynı iki kanatlı kuşa benzer. Kanatlardan biri olmazsa başarı da olmaz" dedi.

3 gün sürecek olan 2. Uluslararası Davraz Kongresi dün start aldı. Kongreye; AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, MHP Genel Başkan Yardımcısı  Atila Kaya, Vali Vahdettin Özkan, Isparta AK Parti Milletvekilleri Süreyya Sadi Bilgiç ve Recep Özel, Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın ve yaklaşık 350'ye yakın yurt içi ve yurt dışından akademisyen ve bürokrat katıldı. Kongre AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şahin'in 09.45'te SDÜ Lütfü Çakmakçı Kültür Merkezi'ne ulaşmasıyla başladı. 

SOMA UNUTULMADI

Etkinlikler normalde kutlamalarla başlayacaktı ancak Soma faciası nedeniyle kutlama yapılmazken program SDÜ'nün tanıtım filmiyle başladı. Tanıtımın ardından konuşmalara geçildi. Kongrenin açış konuşmasını SDÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan İbicioğlu yaptı.

"BİR SÖY SÖYLENECEKSE, BİR TUĞLA KONULACAKSA BİZ ADAYIZ DEDİK"

Kongrenin dünyada yaşanan pek çok sorunun çözümüne katkı sağlaması amacıyla düzenlendiğini belirten İbicioğlu, "Dünyada her alanda bir problemin olduğu açıktır. Bu problemlerin temeline indiğimizde 'Başkası aç olsun, başkasının sıkıntısından bana ne!' anlayışı karşımıza çıkıyor. Dünyada bir paradigma sorunu vardır. Bunun adı da modernizmdir. İnsanoğlu aklından zoru varmışcasına bunu zorlamaktadır. İlerleyen zaman içinde gelecek neslimiz için onların daha mutlu olmaları için en azından mutlaka bu paradigmanın sorgulanması, tektipleşmenin sorgulanması gerekiyor. Dünyanın geleceği için söz söylenmesi gerekiyorsa bu Anadolu medeniyetinden söylenmesi gerekiyor. Aksi takdirde ortaya konulan yaklaşımlarla insanlığın kurtuluşu için bir umut ışığı görülmüyor. Bu umut ışığının görülmesi için SDÜ olarak biz bu sorumluluğu üzerimize aldık. Bir söz söylenecekse, bir tuğla konulacaksa 'Biz adayız' dedik ve Isparta siyasileriyle, valisiyle vatandaşıyla birleşerek Anadolunun hak ve gür sesini 'Biz söyleyebiliriz' diye bir araya geldik. Bu düşünceden hareketle Uluslararası Davraz Kongresi'ni yaptık. Bu kongre ikinci kongremiz. Kongrede küresel sorunlar konusunu irdeleyeceğiz. Şunu iddia ediyoruz ki burada konuşulacak konular geleceğe ışık tutacak. 1. Davraz Kongresi'nde dünyanın her tarafından insanlar buraya teşrif etmişlerdi. 2. kongremize de teşrif ettiler. Bunda bir süreklilik var, bunda bir hayır var. Aynı şevk aynı heyecan devam ediyor. Dünyanın geleceği için söz söylemek istiyenler, gelin birlik olalım diyenler şu anda aramızdalar. Biz ümitliyiz. SDÜ'lü akademisyenlerin yenilikçi fikirlerine de güveniyoruz. İnşallah geleceğe ışık tutacak fikirler burada harmanlanacak ve biz bunu statik halde uygulayıcılara göndereceğiz. Bu kongreyi sık yapmayı planlıyoruz. Kongrenin dünya barışı adına, insanların mutluluğu adına katkılar sağlamasını diliyorum" dedi.

"KONGRENİN YAPILDIĞI ŞEHİR DE KUSURSUZ OLMALI"

Öte yandan Belediye Başkanı Yusuf Ziya Günaydın, kongreyi çok anlamlı bulduğunu ifade etti. İlk kongrenin ardından ikincisinin 'Acaba ne zaman yapılacak?' diye merak içinde beklediğini ve bugün gerçekleştirildiğini dile getiren Günaydın, "2. Uluslararası Davraz Kongresini gönülden, içten 'Ne zaman arkası gelecek?' diye bekliyorduk. Nihayet bugün 2. Uluslararası Davraz Kongresini yapıyoruz. Tüm dünyanın barış gücüne ekonomik gücüne katkı sağlayacak görüşlerin buradan çıkacağına inanıyorum. Şehrimizde bu tür kongrelerin yapılması aynı zamanda şehrimizin de kusursuz olması ve şehrimizin gelişmiş bir il olması gerekiyor. Biz de kongreyle paralel gitmek istiyoruz" diye konuştu.

"SDÜ BİZİM İÇİN BİR GURUR VESİLESİ"

AK Parti Milletvekili Süreyya Sadi Bilgiç ise 2. Uluslararası Davraz Kongresi'nin oldukça önemli bir kongre olduğunu söyledi. En önce bunun anlaşılması gerektiğine vurgu yapan Bilgiç, "SDÜ bu kongreyi düzenlemekle dünya sorunlarının ne kadar takipçisini olduğunun gösterdi. Kongremize 350'ye yakın bilim insanı geldi. Dünyada pek çok sorun var. Demokrasiyle başlayan, insan haklarıyla başlayan, çevre faktörü, enerji gibi pek çok konuda dünyada kültürel sorunlar var. Bu sorunlara bir bakış açısı da SDÜ'den geliyor olması ve sorunlara çözüm önerileri sunuluyor olması bizim için bir gurur vesilesidir" şeklinde konuştu.

"İYİLEŞTİRMEYE AÇIK ALANLARIN İYİLEŞTİRİLMESİNİ TEMENNİ EDİYORUM"

Vali Vahdettin Özkan da Davraz Kongresi'nin bolluk ve bereket getirmesini temenni etti. Önceki kongre sonrası bunun meyvelerinin görüldüğünü bildiren Özkan, "Bunun daha da genişletilerek 2. kongrede masaya yatırılması çok önemli. İnsanlık için toplum için demokrasi için iyileştirmeye açık alanların iyileştirilmesini temenni ediyorum" dedi.

"DAVRAZ KONGRESİ HER YIL YAPILRSA ANLAMLI OLUR"

Son olarak AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, kongre düzenleyicilerine önemli bir tavsiyede bulundu. 1. Davraz Kongresi'ne de katıldığını ve o dönemde de TBMM Başkanlığı görevini yürüttüğünü belirten Şahin, "Şimdi yine ikincisi için sizlerle birlikteyim. 3 gün sürecek olan kongrede iki önemli oturum, 12 de panel gerçekleşecek. Bu oturumlar ve panellerde sadece ülkemizi ilgilendiren konular değil, sadece kendi insanımızı ilgilendiren konular değil tüm insanların tüm ülkeleri değerlendiren konu başlıkları burada tartışılacak. Bunların uygulayıcılar tarafından dikkate alınmasını  temenni ediyorum. Ancak şu tespitimi paylaşırsam alınmazsınız umarım; 1. kongrenin üzerinden yaklaşık 5 yıl geçmiş. Keşke bunu her yıl yapabilseniz. Her yıl olması idealdir. Uluslararası Davraz Kongresi'nin ses getiren, geleneksel hale ulaşan bir kongre düzeyine ulaşması SDÜ'ye çok yakışacaktır. Bir hissiyatım daha var; Bu kongreye Davraz Kongresi diyoruz. Davraz, kayak sporuyla gündeme gelmiş olan bir bölge. İlk kongrede oraya gitme imkanı buldum. Fiziki şartların da tamamlanmasıyla birlikte kongrenin gerçekten Davraz'da yapılması çok anlamlı olacaktır. Davos seviyesine gelmek güzel bir idealdir. Ama o seviyeye gelmek için yapılacak işlerin olduğunu düşünüyorum. Kongreyi uluslararası mahiyette yapıyorsanız daha zengin bir muhteviyatla yapılması lazım. Bu başarılırsa yakın zamanda ses getirecek bir kongre olacağına inanıyorum" dedi.

"ARTIK SANAYİ TOPLUMUNDAN BİLGİ TOPLUMUNA GEÇTİK"

Yurt içi ve yurt dışından katılımcıların kongreye geldiğini ve Suriye'nin geleceğinin burada görüşülecek olmasını çok anlamlı bulduğunu ifade eden Şahin, şöyle devam etti; "Büyük bir dikkatle takip edilmesi gereken bir kongre. Hızla gelişen ve değiştiğini de hissettiren bir üniversitedeyiz. 65 bin öğrenci burada öğretim görüyor. Üniversiteler niçin var? Üniversitelerin asli görevi ülkenin ya da şehrin ihtiyaç duyduğu nitelikli insanı yetiştirmek. Özellikle içinde bulunduğumuz çağda buna çok ihtiyacımız var. Artık sanayi toplumundan bilgi toplumuna geçtik. Üniversiteler bu bilgi çağında o ülkenin önünü açacak önemli kurumlardır. Dünya yarışı bilim ve teknoloji alanında oluyor. Bunu başaranlar da dünyada söz sahibi oluyorlar. Bilimi ekonomik ve sosyal kalkınmada değerlendirebilen ülkeler gelişmiş ülkeler kategorisinde yer alıyorlar. Ne kadar doğal zenginliğe sahip sahip olursanız olun bilim ve teknolojide yoksanız kalkınma çabası içinde olan ülke adını alırsınız. SDÜ'nün bu anlamda görevini büyük bir titizlikte yürüttüğünü görüyorum. Bilim ve teknoloji deyince akla sadece maddi kalkınma gelmemeli. manevi kalkınmayı da hiç bir zaman ihmal etmemeliyiz. Kalkınma iki kanatlı bir kuş gibidir. Bir tarafı maddi diğer tarafı manevi. Kalkınmada manevi kanat eksikse orada huzur ve başarı olmaz

"ÜNİVERSİTE SAYISIYLA AR-GEYE AYRILAN KAYNAK PARALEL ARTMASI GEREKİYOR"

Üniversitelerimiz Ar-Ge çalışmalarına ne kadar kaynak ayırabiliyor? Arzu edilen seviyede olduğu kanaatinde değilim. Bu konuda Ar-Ge çalışmalarına kaynak aktarımı bakımından üniversite sayımız gittikçe artarken bu kaynağında paralel olarak artması gerekiyor. Evet, gelişmeler var ama hedefin gerisinde olduğumuzu düşünüyorum. Üniversiteler kentteki sanayinin gelişmesinde de çok önemli. SDÜ'nün sanayiyle işbirliği Türkiye'de örnek gösterilecek düzeydedir. Üniversitelerimiz en özgür kurumlar olmalıdır. Eğer özgürlük varsa bilim ve teknoloji gelişir. Üniversitelerimiz her türlü fikir düşüncenin tartışıldığı, kaba kuvvete başvurmadan tartışılabildiği mekanlardır. Bu anlamda 1982 Anayasası özgürlükleri kısıtlayan bir Anayasadır. Zamanı gelince mutlaka değişecektir. Halkımızın geldiği nokta Anayasa'yı da aşmış yasaları da aşmıştır. Halkımızın bilinç düzeyine göre bu yasaların değişmesi lazım."

PLAKET VERİLDİ

Konuşmaların ardından SDÜ Rektörü İbicioğlu, Şahin'e plaket takdim etti. Saat 14.00'dan itibaren bilimsel kongreler devam etti.

Bu haber 659 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...