“Acil servislerdeki çözümsüzlük süreci devam ediyor”

25 Haziran 2014 18:50

Isparta-Burdur Tabip Odası Başkanı Musa Bacaksız; acil servislerde yaşanan sıkıntılar ile ilgili yaptığı açıklamada, ‘Sağlıkta Dönüşüm’ adı altında, tüm kazanımların sağlık hizmetlerinin piyasa koşullarına göre düzenleyen yasal düzenlemelerle bir bir yok edildiğini ileri sürdü. Bacaksız’ın açıklaması şöyle: “Sağlık Bakanlığı yeni bir ‘torba yasa’ ile, sağlık çalışanları dahil hiç kimseye görüş sorma, danışma gereği duymadan, bencil bir anlayışla, aklına gelen düzenlemeleri yapmaya devam ediyor.

Ülkemiz sağlık çalışanlarının yoğun emeğiyle biriktirilen tüm kazanımları, ‘Sağlıkta Dönüşüm’ adı altında, sağlık hizmetlerini piyasa koşullarına göre düzenleyen yasal düzenlemelerle bir bir yok ediliyor.

Hükümet TBMM ye sunduğu, 17.06. 2014 tarihinde komisyonda görüşülmeye başlanan yasa tasarısıyla, Aile Sağlığı Merkezi (ASM) çalışanlarına, hastane acilleri, 112 istasyonlarında ayda en az sekiz saat zorunlu nöbet uygulamasının kapsamını genişleterek, ASM ve Toplum Sağlığı Merkezilerinde (TSM) acil hizmet sunulmasının önünü açıyor.

Sağlık Bakanlığı, ASM’leri, her gün, yirmi dört saat çalışarak, acil hizmeti sunan birimlere dönüştürmeye çalışmaktadır. Birinci basamak çalışanlarını, evrensel ölçülerde tanımlanmış amaç, görev ve sorumluluğu dışında bir alanda yani ‘İkinci basamak sağlık hizmetlerinde’ çalıştırarak,  işlevsiz hale getirmektedir.

Bir yandan ‘Acil Hizmetleri’ hastane ortamından koparılarak daha niteliksiz hale getirilirken, diğer yandan halkın sağlık alanında ilk başvuru yeri olan, bebek ve gebelerin aşılarının, izlemlerinin yapıldığı, kronik hastalıkların kontrolünün sağlandığı, temel sağlık hizmetlerinin sunulduğu birinci basamak sağlık hizmet birimleri çökertilmektedir.

Getirilmek istenen yasa ile Birinci basamakta uzmanlaşmış, deneyim kazanmış aile hekimleri, acil sağlık hizmeti gibi, farklı bir mesleki eğitim ve deneyim gerektiren alanda, üstelik haftalık çalışma saatlerine ek olarak birçok mesleki riski barındıran koşullarda zorla çalıştırılmaya zorlanırken, halkın  da nitelikli birinci basamak ve acil hizmeti alma hakkı kısıtlanmış olacaktır.

Yasa tasarısı hazırlayan Sağlık Bakanlığı, ASM’de çalışanları haftalık 40 saatlik çalışmalarına ek olarak hafta içi akşam saatlerinde ve hafta sonlarında çalıştırarak bir yandan fazla çalışmayı dayatırken bir yandan da birinci basamak hizmet birimlerine esnek çalışma modelini yerleştirmeyi hedeflediğini ortaya koymuştur. Daha önce de sınıflama adı altında değişken zaman çizelgeleri ile esnek çalışma denemeleri yapılmıştır. Oysa esneklik, düzensizlik yaratır ve hastaların ASM’ye gidişlerinde karmaşaya neden olur.

Aile hekimleri ve birinci basamak sağlık hizmetleri durmak bilmez bir değişime kurban edilmektedir. Sağlık hizmetlerini piyasa koşullarına göre yeniden belirleyen politik tutum, sağlığın her biriminde tüketim nesnesine dönüşen hasta akınına uğramış, bu durumdan en çok etkilenen birimlerden olan hastane acil sistemleri çökmüştür. Hastane acillerinin sorunlarının, birinci basamak birimlerini hırpalayarak, mahalle aralarına acil hizmeti veren ASM ve TSM’ler açarak giderilemeyeceği açıktır. Çözüm, sağlığı toplumun gereksinmelerine göre planlayan, yaşama geçiren yönetim anlayışı ile mümkündür.

Sağlık çalışanları ve onların örgütleri olarak halkın koruyucu sağlık hizmetlerini önemseyeceğiz. Salgın haline gelen kızamığın, toplumu tehdit eder hale gelen çocuk felcinin ve birçok hastalığın çocuklarımızı gözlerimizin önünde öldürmesine izin vermeyeceğiz. Kızamıkta olduğu gibi Çocuk felci aşı kampanyalarını da ASM/TSM demeden gücümüz yettiğince en etkili şekilde yürütürken, birinci basamak sağlık hizmetlerine daha da zarar vereceğine inandığımız; ASM, TSM ve hastane acillerinde Aile Hekimleri tarafından acil hizmet sunulmasına karşıyız. Çalışanların haklarını ve halkın nitelikli sağlık hakkını bir kez daha talep ediyoruz.

 

 

 

Bu haber 671 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...