9. Cumhur Başkanı Süleyman Demirel´i Doğum Gününde saygı ile anıyoruz

31 Ekim 2022 16:21

Bugün önce İslamköy Çalca Tepedeki Anıt Mezar başında ve saat 14.30 da SDÜ’de Akademik Oda Orkestrasının icra edeceği konserle anılacak.

İyi Parti Milletvekili Cesur, Demirel'in Doğum Günü nedeniyle yayınladığı mesajda:

“Süleyman Demirel, 1 Kasım 1924'de İslamköy'de doğdu. Doğum Günlerinde kendisini binlerce arayan ve Güniz Sokağa ziyarete gelen olurdu. Bu ziyaretçilerin başında dava arkadaşları vardı. Aslında mesele doğum günü kutlamak değildi.
Cumhuriyetle yaşıt bir dev adamın, bu ülkenin insanına adadığı ömrünün nasıl geçtiğine tanıklık eden dostları ile büyük bir sevinçle kutladıkları, aslında son bir yılın muhasebesinin yapılmasıydı.
Kendisinin her sene siyaset arkadaşlarına yaptığı teşekkür konuşmasında üzerini vurguladığı bir şey vardı. Demirel'in hikayesi, sadece İslamköy'den Çankaya'ya giden bir uzun ince yolun hikayesi değildi çünkü. Bu hikaye aynı zamanda, Cumhuriyet'in kalkınma, medenileşme mücadelesinin ve Türk Milleti'nin benlik arayışının hikayesi idi.
Sayın Cumhurbaşkanı'mız, İslamköy'deki Baba Evini gezdirirken, başımızı eğerek girdiğimiz kerpiç odaya bir göz gezdirdikten sonra şöyle demişti, “İşte ben, bu odada kardeşlerimle yaşadım. Elektrik yoktu. Gaz lambasıyla okur-yazardık. Köy okulunu bitirdim. Ortaokul yoktu. Ortaokula gitmek için her sabah kilometrelerce yürür, kasabaya giderdik. Sonra Afyon Lisesi. Eğer bana Cumhuriyet nedir, diye sorarsınız, size cevabım şudur, Cumhuriyet benim işte. İslamköy'den çıkmış bir köylü çocuğunu Cumhurbaşkanı yapan, Cumhuriyet'tir. Cumhuriyet budur. Bunu Büyük Atatürk'e borçluyuz.”
“DEV ESERLERE İMZA ATTI”
“Demirel'in Cumhuriyetin ilanından 1 yıl sonra doğduğunu söyleyen Cesur;
“Sayın Cumhurbaşkanı'mız Doğum Gününü, Cumhuriyet Haftasına denk geldiği için çok severdi. Çocukluğu, Cumhuriyet'in zor yıllarında geçmişti. Yanmış, yıkılmış bir Anadolu'nun köyünde. Gençlik yılları şehirde geçmişti ancak yazları köyünde olur, babası ve kardeşleriyle toprakta çalışırdı.
Böylece Cumhuriyet'in sağladığı muazzam değişime, hem köyde hem şehirde tanıklık etti. Kendisini siyasete iten de Türk köylüsünün ve halkının o dönemdeki yoksulluğu ve çaresizliği idi. Savaş kazanılmış ve bağımsızlık elde edilmişti ama halk perişandı. Memleketin büyük bölümünde içecek su, yakacak ışık yoktu.
Meslek seçimi, milyonları çatlamış toprakla mavi gökyüzü arasında sıkışmış kaderinden kurtarma kavgasına katkıda bulunma amacıyla oldu. Şevket Süreyya'nın deyişiyle 'suyu arayan adam' oldu. Ömrünü suya adadı ve bugün dünyada nam salan dev eserlere imza attı.”
•HANDE KURT

Bu haber 1011 kez okunmuştur.
  Yükleniyor...