Haberler
BASIN İLAN KURUMU - ilan.gov.tr
“ÇÖZÜM, MEVCUT SUYUN ETKİN, ÖLÇÜLÜ VE VERİMLİ KULLANILMASINI SAĞLAMAK’’
11 Haziran 2025 17:01
ISUBÜ Orman Mühendisliği Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Said Özçelik Eğirdir Gölü'ne başka havzalardan su taşıma gibi yapay müdahalelerin kısa vadede çözüm olacağını belirterek, “Çözüm mevcut suyun etkin, ölçülü ve verimli kullanımı” dedi.
ISUBÜ Orman Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Korkmaz da, İKLİM AKILLI ISPARTA PROJESİNİN hemen hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi.
Isparta Mimarlar Odası Kent Komitesi Toplantılarının 11'incisi Komite Başkanı Barış Girit'in başkanlığında gerçekleştirildi. Toplantının gündem maddesini iklim değişikliği, kuraklık ve su oluşturdu.
Toplantıda ISUBÜ Orman Mühendisliği Öğretim Üyeleri Dr. Mehmet Said Özçelik ve Prof. Dr. Mehmet Korkmaz önemli bilgiler paylaştılar.
Göller Bölgesi küresel iklim değişikliğinden en fazla etkilenen bölgelerden biri olduğunu belirten Özçelik ;
“Akdeniz Havzası'nda sıcaklık artışları küresel ortalamanın yaklaşık %20 üzerinde seyrediyor. Ayrıca, bölge genelinde geleceğe yönelik projeksiyonlar, yağış miktarlarında azalma ve yağış rejiminde ciddi düzensizlikler yaşanacağını öngörüyor. Bu değişiklikler, hali hazırda su stresi altında olan Eğirdir Gölü gibi kritik su kaynaklarını doğrudan tehdit ediyor.
KUYULAR SU KAYBINDA ÖNEMLİ ETKEN
Bu çerçevede, Eğirdir Gölü Havzası'nın su bütçesinin bilimsel ve bütüncül bir yaklaşımla hesaplanması, sürdürülebilir kaynak yönetimi açısından öncelikli bir ihtiyaç. Havza ölçeğinde yıllık yağış, buharlaşma, yüzey ve yer altı su giriş-çıkışları, baraj ve göletlerin Eğirdir Gölü'nün beslenmesine etkileri gibi parametreleri kapsayan kapsamlı bir su bütçesi çalışması yapılmalı ve bu veriler şeffaf bir şekilde kamuoyu ile paylaşılmalıdır.
Özellikle tarımsal sulama amacıyla kontrolsüz biçimde açılan yer altı su kuyuları, mevcut sistem içerisinde büyük bir belirsizlik oluşturmaktadır. Bu kuyuların toplam su tüketim miktarları net olarak bilinmemekle birlikte, havzanın su bütçesi içinde önemli bir kayıp kalemi oluşturdukları açıktır.
BAŞKA HAVZADAN SU TAŞIMAK
ÇÖZÜMÜ DAHA KARMAŞIK
HALE GETİREBİLİR
Eğer havzaya düşen yağış miktarı ile havzadan yapılan toplam su çekimi arasında sürdürülemez bir dengesizlik oluşursa, başka havzalardan su taşıma gibi yapay müdahaleler kısa vadede geçici bir rahatlama sağlasa da, uzun vadede hem su alınan havzanın ekolojik dengesini bozacak, hem de çözümü daha karmaşık hale getirecektir. Bu nedenle çözüm, dış kaynaklara yönelmekten çok, mevcut suyun etkin, ölçülü ve verimli kullanımı olmalıdır.
SULAMA TEKNOLOJİLERİ TEŞVİK EDİLMELİ
Bu bağlamda göl havzasındaki tarımsal ürün deseni gözden geçirilmeli, gerekli ise ürün deseninde değişiklik yapılması tartışılmalıdır. Ayrıca tarımsal sulama yöntemleri mutlaka modernize edilmelidir. Halen bölgede yaygın olarak kullanılan vahşi/salma sulama teknikleri, hem su israfına yol açmakta hem de yer altı su seviyelerinin hızla tükenmesine neden olmaktadır.
Damlama sulama sistemleri bu konuda önemli bir adım olmakla birlikte, daha da ileri gidilerek ihtiyaca dayalı, ölçüme ve izleme verilerine göre otomatik olarak çalışan sulama teknolojileri teşvik edilmelidir. Böylece, suyun yalnızca gerektiğinde ve optimum miktarda kullanılması mümkün olacak, tarımsal üretim sürdürülebilirlik ilkeleri çerçevesinde devam ettirilebilecektir.”
İKLİM AKILLI ISPARTA VURGUSU
ISUBÜ Orman Mühendisliği Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Korkmaz da iklim değişikliğinden ülkemizde en fazla etkilenecek yerlerden birisinin, Göller Bölgesi ve dolayısıyla Isparta olduğuna vurgu yaparak ilimizin, iklim değişikliğine uyum kapasitesinin artırılması için kamu kurumları, özel kuruluşlar, STK'lar ve diğer tüm paydaşların sürece katkı ve destek verecekleri, içme suyundan alt yapıya, yeşil alanlardan kültürel hizmetlere kadar kısa, orta ve uzun vadede stratejik amaçlar, hedefler ve göstergeleri içeren, akıllı şehir uygulamaları ile bütünleşik “İKLİM AKILLI ISPARTA” projesinin ivedilikle hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi. Korkmaz, bu projenin, Isparta ili için bir gelecek projesi olarak değerlendirilmesi gerektiğini ifade etti.